AҦCУAA PЫБЖbbI

Abhazların sesi

-------------------- Abhazya'dan haberler --------------------



 
 Boris Amıçba Abhazya Devlet Filarmonisi Müdürlüğü'nden azledildi

 

Sohum, Abhazya Devlet Filarmonisi Müdürü Boris Amıçba, emeklilik nedeni ile görevinden azledildi. Abhazya Devlet Filarmonisi Müdürlüğü'nü uzun seneler başarı ile yürüten Boris Amıçba, Kültür Bakanı Badra Gunba tarafından resmen görevinden azledildi. Gunba, Amıçba'ya, uzun senelerdir verdiği hizmetlerden dolayı teşekkür etti.

 

Kültür Bakanlığı Basın Servisi'nin verdiği bilgilere göre, yardımcı müdür Ruslan Hacımba, Abhazya Devlet Filarmonisi Müdürü olarak atandı.

 

31.10.2011  Apsnıpress

 

 Aleksandr Ankuab: Human Rights Watch'ın Abhazya raporu objektif değil

 

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, Sohum’da Uluslararası Human Rights Watch (İnsan Hakları İzleme) örgütünün Avrupa ve Orta Asya Müdürü Hugh Williamson ve yardımcısı Rachel Denber ile görüşmesinde, örgütün 15 Temmuz’da yayınlandığı Abhazya raporunu objektif bulmadığını kaydetti.

 

Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, Gal Bölgesi'ndeki suç durumunun Abhazya’nın diğer bölgelerine kıyasla daha gergin olmadığını belirtti. Ankuab, raporda yer alan İngur nehri üzerinden sınır geçişlerinin kolaylaştırıldığını söyledi.

 

Ankuab, “Şu anda Gal Bölgesi sakinlerinin, geçiş izni almak için Devlet Güvenlik Hizmetleri'ne gitmesine gerek kalmadı, artık onlar bu işlemi köy idarelerinden yapabiliyorlar” dedi.

 

Ankuab, raporda yer alan, Gal Bölgesi sakinlerine kimlik verilme sürecinin ayrımcı ve külfetli olduğu yönündeki ifadeye de kesinlikle katılmadığını belirtti.

 

Ankuab’ın ifadesine göre, şu anda kadar Gal Bölgesi'nden 10 binden fazla vatandaş Abhazya kimliğini aldı ve bu süreç devam ediyor. Ankuab, “Abhazya kimliği alma prosedürü Gal Bölgesi sakinleri için de diğer vatandaşlar için olduğu gibi vatandaşlık kanununa uygun olarak yürütülüyor. Sadece süreç biraz daha uzun oluyor. Biz bir savaş yaşadık, Abhazya vatandaşı olmak isteyenlerin bize karşı savaşıp savaşmadığını kontrol etmemiz gerekiyor” dedi.

 

Kontrollerin istihbarat birimi kanalı ile yürütüldüğünü ve vatandaşların hiçbir zorluk yaşamadıklarını belirten Ankuab, Gal Bölgesi'ndeki sağlık hizmetlerinin ülke geneli ile aynı düzeyde olduğunu söyledi.

 

Ankuab, “Maalesef birçok uluslararası örgüt Gal Bölgesi'ndeki durumla ilgili güvenilir bilgiler kullanmıyor. Hazırlanan raporlar sıkça Gürcü medyası ve Gürcü politikacıların değerlendirmelerinin etkisi altında kalıyor” dedi.

 

Gürcü mültecilerin durumunun yoğun olarak ele alındığı Нuman Rights Watch’ın Abhazya’daki etnik Gürcülerin durumu hakkındaki raporuna göre, Abhazya yönetimi Gal Bölgesi sakinlerinin vatandaşlık ve siyasi haklarına kısıtlamalar getiriyor.

 

Gürcistan Mülteciler Bakanlığı bilgilerine göre, Gürcistan’da 293 binden fazla mülteci yaşıyor ve bunun 245 binden fazlasını Abhazya’dan ayrılanlar oluşturuyor.

 

31.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhazya Dışişleri Bakanı, Kızıl Haç Abhazya misyon başkanını kabul etti

 

Sohum, Abhazya Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi’nin Abhazya’daki Misyon Başkanı İnske Vandormayl’ı kabul etti.

 

28 Ekim’de gerçekleşen görüşmede Vandormayl, Dışişleri Bakanı Çirikba’yı Kızıl Haç’ın ülkede yürüttüğü projeler konusunda bilgilendirdi. Abhazya Dışişleri Bakanı Çirikba ise Vandormayl’a ziyaretinden ötürü teşekkür etti ve uzun yıllardır Abhazya’da Kızıl Haç ile faydalı bir işbirliği geliştirdiklerini belirtti. Çirikba ayrıca, Kızıl Haç’ın, bölgede bulunan uluslararası örgütler arasında çok sayıda insani sorunun çözülmesi konusunda kilit rol oynayan örgütlerden biri olduğunu kaydetti.

 

1992-2007 döneminde Kızıl Haç, çeşitli gıda yardımı organizasyonları yürüttü, ortopedi programı gerçekleştirildi ve Gagra hastanesinde protez hazırlanması için finansal destek sağlandı. Bugün halen bu program Kızıl Haç’ın desteği ile yerel yönetim tarafından gerçekleştiriliyor.

 

Şu anda ise Kızıl Haç Misyonu mayından zarar görenlere yönelik tıbbi yardım ve psikolojik destek projesini yürütüyor. Kızıl Haç’ın bilgilerine göre Abhazya’da bu yardıma ihtiyacı olan yaklaşık 700 kişi var. İnsk Vandormayl’ın ifadesine göre, şu anda 100 kişiye bu proje kapsamında destek veriliyor. Ayrıca 2009’dan beri Kızıl Haç Abhazya Misyonu’nun kayıp ailelerine psikolojik destek programı devam ediyor.

 

28.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhazya'da yeni atamalar

 

Sohum, Abhazya Cumhurbaşkanı Aleksander Ankuab imzaladığı kararname ile yeni atamalarda bulundu.

 

Ankuab, imzaladığı kararname ile, Abhazya Sağlık Bakanlığına Zurab Marşan'ı atadı.

 

Konstantin Katsiya, Devlet Mülkiyeti Yönetimi ve Özelleştirme Devlet Komitesi'nin başına getirilirken, Şazina Ayüdzba, Gençlik ve Spor Devlet Komitesi'ne atandı.

 

28.10.2011  Apsnıpress

 

 Abhazya'da yeni atamalar
 
Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksander Ankuab imzaladığı kararname ile yeni atamalarda bulundu.

 

Ekonomi Bakanı Kristina Ozgan, Devlet Başkanlığı Dairesi Başkan Yardımcılığına atanırken, David İradyan, Abhazya Ekonomi Bakanı olarak atandı.

 
Abhazya Başbakanı Leonid Lakerba, imzaladığı kararname ile, kamu güvenliğinden sorumlu polis şefi Garik Smır'ı, Abhazya İçişleri Bakanı Yardımcılığı görevinden azletti.
 
27.10.2011  Apsnıpress

 

 "Devletin varlığı olgu meselesidir"

 

Özellikle insan hakları hukuku alanında dünyanın önde gelen üniversitelerinden olan Lund Üniversitesi (İsveç) profesörü Güney Osetya’lı Zelim Tsohrebov, Güney Osetya gazetesine konuştu.

 

“Güney Osetya gazetesi yazı işlerini geçtiğimiz günlerde Lund Üniversitesi profesörlerinden Zelim Tsohrebov ziyaret etti. Zelim Tsohrebov Tshinval’li, Güney Osetya Devlet Üniversitesi mezunu, 90’lı yılların başında Güney Osetya Sosyal Araştırmalar Enstitüsünde çalıştı, halk hareketi aktivistlerinden idi. Avrupa Konseyi bünyesindeki insan hakları uzmanlarından, İsveç vatandaşı, Lund Üniversitesi profesörü, bir yıl önce kendisine Ukrayna Bilimler Akademisi Kiev Enstitüsü doktor unvanı verildi.

Zelim Tshovrebov şu anda Avrupa Birliğinin polis misyonunda insan hakları uzmanı olarak Afganistan’da bulunuyor. Bunun dışında Kabil Üniversitesinde insan hakları, liderlik ve menejerlik konularında seminerler veriyor.

Tshovrebov, Güney Osetya ziyaretinde de Devlet Üniversitesi öğrencileri ve gençlik hükümeti temsilcilerine insan hakları ile ilgili ilginç bir kaç seminer verdi.

Tshovrebov’un Lund Üniversitesinde savunduğu doktora tezi az sayılı halkların problemleri ve uluslararası hukukta etnik azınlıklar konusunda idi.

Az sayılı haklarının korunmasında uluslararası arenada neler yapmak gerekir? Azınlıkların daha güvenilir korunması için ne gibi uluslararası belgeler oluşturulabilir? Bağımsız bir devlet olarak Güney Osetya’nın geleceği ne olacak? Bütün bu soruları konuları Zelim Tshovrebov’a yönelttik”

Uluslararası hukuk açısından genç devletimiz Güney Osetya Cumhuriyetinin oluşum etaplarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hukukçular defalarca, Güney Osetya Cumhuriyetinin kendi devletini inşa yolunda tek bir uluslararası kanunu ihlal etmediğini belirttiler.

Ancak halen ‘kısmen’ tanınmış bir ülkeyiz… Bu nasıl olabilir?

Günümüzde birçok bağımsız devletin oluşumu doğru bir istikamette olmuyor. Yeni ülkelerin tanınması, alışıldığı üzere önce uluslararası siyasi arenanın büyük oyuncularının sert direnci ile karşılaşıyor.

Ancak tarih gösteriyor ki, daha sonra tablo değişiyor. Lazarus’un Şarkısı kitabımın IV bölümünde, ilk başta bağımsızlığını ilan eden devletlerin ‘süngü’ ile karşılaştıklarını, ancak zamanla, her şeye rağmen tanınır olduklarının örneklerini veriyorum.

Uluslararası hukuk açısından yeni ülkenin diğer devletler tarafından tanınması meselesi aslında gündeme getirilmiyor. Uluslararası hukukta söz konusu olan şey ülkeler arası diplomatik ilişkilerin oluşturulmasıdır, yani devletin varlığı bir olgu meselesidir.

Birleşmiş Milletlerin bile ülkeyi tanıma veya tanımama konusunda doğrudan yasal yetkisi yok. Bu, onun işlevleri arasında yer almıyor. Elbette üyelerini kabul edebilir, ama ‘tanıma’ BM’nin işlevi değil. Bir kez daha tekrarlıyorum, çeşitli ülkelerin siyaseti değerlendirilerek ülkeler arası diplomatik ilişkilerin sağlanması ve ardından ülkenin bağımsızlığının tanındığının ilan edilmesi söz konusu olabilir.

Ancak bağımsız devletin varlığı diğer ülkeler tarafından tanınma veya tanınmamasına bağlı değildir.

Aynı zamanda uluslararası hukukta bilinen iki kavramın çatışması söz konusu: Bir taraftan, halkların kendi kaderlerini tayin etme hakkıyla ilgili prensip -ki Güney Osetya Cumhuriyeti bu hakkı kullandı- diğer taraftan, ülkenin toprak bütünlüğünün korunma prensibi. Ülkenin toprak bütünlüğünün korunması, sömürgeciliğin bir kalıntısı olarak halen hukuki alana hakim durumda.

Ama SSCB’nin ve Yugoslavya’nın dağılması sonucunda yeni ülkelerin oluşum süreçleri iyi biliniyor değil mi?

Şöyle bir örnek daha getirebilirim. BM’nin oluşumunda 54 bağımsız devlet yer aldı. Şu anda ise yaklaşık 200 üyesi var. Bunlardan birçoğu ile diplomatik ilişkiler kurulması ve tanınmaları başlangıçta baskı ile karşılanmıştı. Yugoslavya ve SSCB’nin dağılmaları örneklerine gelince, maalesef her iki dağılma da insan kaybı ve trajedi olmadan gerçekleşmedi.

Gazetemizde geçenlerde, Fransa Devlet Başkanı Nikolay Sarkozy’nin Gürcistan’da, Güney Osetya ve Abhazya’yı ‘yalancı devletler’ ve ‘Gürcistan’ın kesilen uzuvları’ vs. olarak adlandırdığı konuşması yer aldı. Bir insan hakları savunucusu ve konunun uzmanı olarak, böyle bir konuşmayla ilgili nasıl bir değerlendirme yaparsınız?

Sarkozy’nin Gürcistan’daki konuşması ile ilgili olarak sadece şu gerçeği ifade edebilirim ki, onun sözlerinin hiçbir hukuki gücü yok. Bu sözler sadece siyaset sahnesine ait. O kendi siyasi pozisyonunu dile getiriyor ve bu sözler, var olan yeni gerçeğin tanınmaması isteğini ifade ediyor.

Yeni gerçek derken neyi kastediyorsunuz?

Yeni gerçek; Güney Osetya Cumhuriyeti devletinin ilan edildiği, var olduğu ve geliştiğidir. Uluslararası hukuka göre, devletin bir tanımı var, sadece birkaç maddeden oluşan basit bir tanım. Güney Osetya ve Abhazya cumhuriyetleri tamamıyla bu standart tanıma uyuyor.

Somut olarak hangi maddeler bunlar, izah edebilir misiniz?

Bu ülkelerin yönetimleri bölgelerini kontrol ediyor, bu bir; ikincisi, kendi bölgelerini etkin şekilde idare ediyorlar; üç, diğer ülkelerle diplomatik ilişkiler kurabiliyorlar. Bir kez daha altını çiziyorum, her iki ülke (Güney Osetya ve Abhazya) tamamıyla uluslararası hukukun devlet tanımına uyuyor.

Peki Gürcistan?

İşte, Gürcistan ise bu tanıma uymuyor! 20 yıldan fazla bir süredir kendi toprağı olarak ilan ettiği bölge üzerinde etkin bir kontrolü bulunmuyor. SSCB’nin dağılmasından bu yana geçen süre içinde Gürcistan, Güney Osetya ve Abhazya bölgesini kesinlikle kontrol edemedi. Gürcistan yönetimi burada kendi politikalarını yürütemedi, bu bölgelerin halkı seçimlere katılmadı vs. Uluslararası hukuk gerçeği açısından ele alacak olursak, ‘oluşmamış devlet’ tanımı tam da Gürcistan’ı ifade ediyor.

Bu günkü durumda, genç cumhuriyetimizin menfaatleri nasıl ileriye götürülebilir? Tavsiyeleriniz neler olacak?

Her şeyden önce, Güney Osetya ve Abhazya, rekabetçi ekonomi inşasına devam etmeli, tüm normal devletlerin yaptığını yapmaya devam etmeli.

Önemli bir esas da temel insan hak ve özgürlüklerine riayet edilmesidir. Dünya toplumunun çoğu zaman endişe ile ilgisini çeken ülkeler, temel hak ve özgürlüklere riayet edilmeyen, azınlıklara baskı yapılan, soykırım politikasının yürütüldüğü ülkeler oluyor. Bugüne kadar Güney Osetya insan haklarına uygun bir politika yürüttü ve inanıyorum ki bu yol devam edecek.

Uluslararası arenadaki faaliyetlerinizde, Güney Osetya Cumhuriyetinin çıkarlarını savunmak gibi bir misyon üstlenme düşünceniz var mı?

Bu soruyu bana, kendisiyle görüşmemizde Devlet Başkanı Eduard Kokoyti de sordu. Elbette, uluslararası forumlarda çıkarlarımızı teşvik edecek bir komite oluşturmak mümkün. Bu zor mesele için bazı basit çözüm yolları var. Onlar üzerinde çalışma aşamasındayız. Ve umuyoruz ki bu fikirleri hayata geçireceğiz.

 

26.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Ankuab, Türkiye Cumhurbaşkanına başsağlığı diledi

 

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, depremde hayatını kaybedenler için Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e baş sağlığı diledi.

 

TC Cumhurbaşkanı Gül'e gönderilen mesajda,

 

"Sayın Cumhurbaşkanı,

 

Abhazya halkı adına, bir çok can kaybına malolan ülkenin doğusundaki depremden dolayı Türkiye yöneticilerine ve halkına nezdinizde en içten taziyelerimi sunarım. Büyük acınızı paylaşıyoruz.

 

Ben, Türk milletinin bu çileyi ve depremin sonuçlarını en kısa zamanda atlatacağına inanıyorum'', deniliyor.

 

24.10.2011  Apsnıpress

 

 Ankuab'dan yeni atamalar

 

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, Eğitim, İçişleri ve Çalışma Bakanları ile Bakanlar Kurulu Başkanı"nı atadı.

 

Ankuab’ın imzaladığı karar ile Abhazya’nın yeni Eğitim Bakanı Daur Naçkebiya, İçişleri Bakanı Otar Hetsiya, Çalışma ve Sosyal Gelişim Bakanı Olga Koltukova oldu.

 

Marina Ladariya ise Ankuab tarafından Bakanlar Kurulu Başkanı olarak atandı ve dün Başbakan Leonid Lakerbaya tarafından bakanlara tanıtıldı.

 

Başbakan Lakerbaya, Ladariya’yı Bakanlar Kurulu"na takdim ettiği konuşmasında, “Önümüzde büyük ve zor bir iş var. Bakanlar Kurulu"nun çalışma sisteminde bazı değişiklikler yapmayı, düşünüyoruz” açıklamasında bulundu ve Ladariya’ya yeni görevinde başarılar diledi.

 

Marina Ladariya da konuşmasında, kendisine gösterilen güvenden ötürü teşekkür etti ve çalışma arkadaşları ile ülke yönetiminin belirlemiş olduğu hedeflere ulaşmak için güçlerini birleştireceklerini söyledi.

 

21.10.2011  Apsnıpress

 

 Denis Tsarguş VIII. Domino Dünya Şampiyonası'nın açılışına katılacak

 

Sohum, 74 kilo Serbest Güreş çift Dünya ve Avrupa şampiyonu Denis Tsarguş, Abhazya Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın davetlisi olarak, Abhazya'yı VIII. Domino Dünya Şampiyonasında desteklemek amacı ile, açılış törenine katılıyor.

 

Abhazya Gençlik ve Spor Bakanı Rafael Ampar, Apsnıpresse verdiği demeçte, Tsarguş ve arkadaşlarının uluslararası kalite sporcular olduklarını belirtti.

 

Domino Şampiyonası'nın açılış töreni bugün saat 17.30'da Abhazya Devlet Filarmoni'sinde yapılacak.

 

Abhazya Domino Ekibi üyesi Yuri Enik, bu sezon, Dünya Şampiyonası'na devamlı katılan ülkelerin yanısıra, şampiyonalara hiç katılmamış Özbekistan, İtalya, Portekiz, Yunanistan, Türkiye, Transdinyester ve Güney Osetya gibi ülkelerin de  ilk defa Dünya Şampiyonası'na katılacaklarını belirtti.

 

Şampiyonadan bir gün önce, Abhazya'nın başkenti Sohum'un spor ruhuna destek vermek amacı ile, bir Satranç turnuvası düzenlendi. Turnuya'ya, Abhazya'nın değişik yörelerinden 60 kişi katıldı.

 

18.10.2011  Apsnıpress

 

 Cumhurbaşkanı Ankuab çeşitli atamalarla ilgili kararname imzaladı.

 

Sohum, Cumhurbaşkanı Ankuab çeşitli atamalarla ilgili kararname imzaladı.

 

Kararnameye göre;

  • Manana Gurgulya - Devlet Haber Ajansı "Apsnıpress"  Müdürü;

  • Nerses Nersesyan - Abhazya Standartlar, Metroloji ve Belgelendirme Dairesi Başkanı;

  • Gennadi Conua - Arazi Kullanımı ve Arazi Yönetimi Devlet Daresi Başkanı;

  • Adamır Akhuba - Jeoloji, Jeodezi ve Kartoğrafya Devlet İdaresi Başkanı;

  • Albert Agırba - Karantina Tesisleri Devlet Teftiş Kurulu Başkanı;

  • Roma Gunciya - Devlet Arşivleri Dairesi Başkanı;

  • Zoe Ayüdzba - Devlet İstatistik Dairesi Başkanı;

  • Valentina Jiba - Zorunlu Sağlık Sigortası Fonu Başkanı.

18.10.2011  Apsnıpress

 

 Amerikalı senatörler Güney Osetya ve Abhazya'ya uluslararası askeri güç gönderilmesini istiyor

 

Washington, ABD Senato temsilcileri Washington’a, Abhazya ve Güney Osetya’ya ‘tarafsız uluslararası güç’ yerleştirilmesi ve Gürcistan’da Amerikan etkisinin güçlendirilmesi önerisinde bulunuyorlar.

 

Amerikalı iki senatörün öncülük ettiği bir çalışma grubu, Gürcistan ve ABD ilişkileri hakkında özel bir rapor yayınladı. “Batı’da Gürcistan: Gürcistan’ın siyasi yol haritası’’ adını taşıyan belgede özellikle Abhazya ve Güney Osetya’daki durum üzerinde duruluyor. Amerikalı senatörler bu cumhuriyetlerde uluslararası gözlemciler ve askeri güç yerleştirilmesi gerektiğini belirtiyorlar. Senatörler “Birleşik Devletlerin bundan sonraki diplomatik hamleleri çerçevesinde, müttefikleri ile işbirliği ve ateşkes anlaşmasının gereklerinin yerine getirilmesi konusunda net bir görüş belirlemesi gerekiyor. Özellikle Rus askeri gücünün Abhazya ve Güney Osetya’dan çıkarılarak, güvenliğin, yerel yönetimler ile irtibatlı olarak çalışacak tarafsız uluslararası güç tarafından sağlanması konusunda net bir görüş belirlenmeli” açıklamasında bulunuyor.

 

ABD Senato üyeleri aynı zamanda Washington’un Gürcistan ordusu için geniş çaplı silah yardımını yenilemesi, bu ülke asker ve polisinin Amerikalı eğitmenler yardımı ile hazırlanmasına devam edilmesi gerektiğini de belirtiyor.

 

Kısa bir süre önce ABD Senatosunda kabul edilen karara göre, Washington, Gürcistan’ın bölgesel bütünlüğünü destekliyor ve Rusya’yı Abhazya ile Güney Osetya’yı’ işgal’ etmekle suçluyor. ABD Kongresi üst meclisi tarafından onaylanan belgede, RF askeri üslerinin Abhazya ve Güney Osetya’da bulunmasının, Ağustos 2008 Medvedev-Sarkozy anlaşma şartlarını ihlal ettiği belirtiliyor. Amerika yasama organına göre, Rus askerlerinin Abhazya ve Güney Osetya’da bulunması Gürcistan’ın toprak bütünlüğünü ihlal anlamına geliyor.

 

NATO’daki Rusya sürekli temsilcisi Dmitri Rogozin, işgal suçlamasının pratik sonuçları olmayacağını açıkladı. Rogozin “Rusya, tanıdığı ve Rus askerinin bölgesine yerleştirilmesi konusunda kendilerinden davet aldığı ülkeleri işgal edemez. Eğer Rusya Federasyonu, askerini başka bir devletin topraklarında onun isteği olmadan tutsaydı, kesinlikle bu işgal olarak adlandırılırdı. Burada ise durum tamamen farklı: RF Güney Osetya ve Abhazya’nın egemenliğini tanıdı ve bu devletlerin yönetimleri Rusya’yı topraklarında askeri varlığını bulundurması için davet etti” dedi.

 

Rogozin, Amerikalı senatörlerin bu kararları ile sadece seçmenlerden bir bölümünün sempatisini kazanmak istediklerini düşünüyor: “Eminim ki, ABD senatörlerinin Abhazya, Güney Osetya ve Gürcistan ya da Rusya umurlarında değil. Böyle bir karar alarak, sadece Amerikalı seçmenlerin hoşuna gitmeye çalışıyorlar. Hukuki olmayan bu karar sadece Devlet Başkanı Obama tarafından başlatılan RF ile ilişkilerin sorunsuzlaştırılmasına yönelik siyasetin gözden düşürülmesine yöneliktir”.

 

Rogozin ayrıca, ‘Rus askerlerinin Abhazya ve Güney Osetya bölgesinde bulunuşun Kafkasya’nın güneyinde barışı sağlayan te faktördür’ dedi.

 

17.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhazya'da yeni Rus askeri kampı açıldı

 

Sohum, Abhazya’nın Gal Bölgesi Tsandrıpş kasabasında Rusya-Abhazya Sınır Güvenliği Anlaşması çerçevesinde, Rus sınır muhafızları için inşa edilmiş olan on birinci askeri kampın açılışı yapıldı.

 

2009’da Moskova ve Sohum arasında, Abhazya sınırının korunması için bir ortaklık anlaşması imzalandı. Rus sınır muhafızları Abhazya’da, 350 kilometreden fazla sınır bölgesini denetim altında tutuyor. Bu sınırların 215 kilometresi deniz, 98 kilometresi kara ve 39 kilometresi nehir alanından oluşuyor.

 

13 Ekim’de açılışı yapılan yeni askeri kampta tüm idari bölüm ile Rus sınır muhafızları ve ailelerinin kalacağı daireler yer alıyor. Abhazya’da toplam olarak 18 sınır güvenlik noktası oluşturulması planlanıyor.

 

15.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Monako'da Abhaz ressamların resim sergisi

 

Monako, Bugün Monako'da çağdaş Abhaz ressamların resim sergisi açıldı.

 

Ressam Adgur Dzidzaria ve Aleksey Şervaşidze-Çaçba'nın resimlerinden oluşan sergi, ''Vista Palace'' otelinde açıldı.

 

Moskova'da bulunan ve Şazina Agırba'ya ait olan ''Şazina Galeri'' tarafından organize edilen sergi, 1 Kasım tarihine kadar ziyaretçilere açık kalacak.

 

13.10.2011  Apsnıpress

 

 Gunba yeni Kültür Bakanı

 

Sohum, Badra Zurabipa Gunba Abhazya'nın yeni Kültür Bakanı.

 

Badra Zurabipa Gunba, Devlet Başkanı Aleksander Ankuab tarafından Abhazya Kültür Bakanlığına atandı.

 

13.10.2011  Apsnıpress

 

 Abhazya'da yapılacak dünya domino şampiyonasına 22 ülke katılacak

 

Sohum, Abhazya’da 18-21 Ekim tarihleri arasında yapılacak olan sekizinci dünya domino şampiyonasına 22 ülkenin katılacağı bildirildi.

 

Domino dünya şampiyonasının Abhazya’da yapılması, bir önceki şampiyonanın gerçekleştiği Las Vegas’da 2010 ilkbaharında kararlaştırılmıştı. Abhazya’ya şampiyonaya katılmak için yaklaşık 300 sporcu gelecek. Organizasyon için Abhazya bütçesinden 20 milyon ruble ayrıldı.

 

Abhazya Domino Federasyonu Başkanı Artur Gabuniya, şampiyona için gerekli tüm hazırlıkların yapıldığını açıkladı. Gabuniya “Şampiyonaya, Rusya ve ABD’nin yanı sıra çeşitli Avrupa ve Latin Amerika ülkelerinden sporcular katılacak” dedi.

 

Abhazya’da yapılacak şampiyona organizasyonuna yardım için, 18 kişilik ABD heyetinden önce Abhazya’ya gelen ABD Domino Federasyonu Başkanı Manuel Okendo, “Gürcistan tarafından baskı yapılmış olmasına rağmen buraya gelmeye karar verdik. Biz politikanın dışındayız, yalnızca dostluk ve spor adına buradayız” dedi.

 

Okendo’yu kabul eden Abhazya Başbakanı Leonid Lakerbaya da, “Amerikalı resmi yetkililerin de bu ziyareti örnek alacağı zamanın geleceğini umut ediyorum. Maalesef, Abhazya savaşla birlikte herkes tarafından bilinir oldu. Aradan 20 yıl geçti ve birçok kişi Abhazya diye bir ülke olduğunu unuttu. Domino dünya şampiyonası ülkemizi savaşla değil barışla hatırlatmak için bir şans. Bundan ötürü Dünya Domino Federasyonuna minnettarız” şeklinde konuştu.

 

13.10.2011  Ajans Kafkas

 

 BM Delegasyonu Abhazya’yı ziyaret ediyor

 

Sohum, BM Genel Sekreteri’nin politik konulardan sorumlu temsilcisi Oscar Fernandez Taranko önderliğinde bir delegasyon bugün Abhazya’yı ziyaret ediyor.

 

Delegasyon üyeleri arasında, Cenevre Görüşmeleri Eşbaşkanı BM Temsilcisi Antti Turunen, Cenevre Görüşmeleri BM temsilcilerinin politik danışmanı Hailu Mamo bulunuyor. Ayrıca, Gianluca Rampolla del Tindari und Christofer Carlin de delegasyona dahil.

 

Delegasyon bugün Devlet Başkanı Aleksandır Ankuab, Başbakan Leonid Lakerbaya ve Dışişleri Bakanı Viyaçeslab Çirikba ile görüşecek.

 

12.10.2011  Apsnıpress

 

 Başbakan Lakerbaya, Viyaçeslav Çirikba'yı Dışişleri Bakanı olarak takdim etti

 

Sohum, Abhazya Başbakanı Leonid Lakerbaya, Viyaçeslav Çirikbayı Abhazya Dışişleri Bakanı olarak takdim etti.

 

Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, Viyaçeslav Çirikba'yı Abhazya Dışişleri Bakanı olarak atadı. Çirikba, daha önce Devlet Başkanlığı Dairesi Başkan Yardımcısı ve Cenevre Görüşmeleri Abhaz Delegasyonu Başkanı idi.

 

Lakerbaya, ''Dışişleri Bakanlığı bugün büyük imtihanlarla karşı karşıya. Dışişleri Bakanlığının önemi küçümsenemez. Ana görev, cumhuriyeti uluslararası arenada takdim etmek ve uluslararası tanınmayı hızlandırmak. Bu doğrultuda zaten bir çok ve başarılı işler yapıldı'' dedi.

 

Lakerbaya, Çirikba'yı kutladı ve Dışişleri Bakanlığı görevlilerine çalışmalarından dolayı teşekkür etti.

 

Eski Dışişleri Bakanı Maksim Gunciya da, Çirikba'yı kutladı ve görevinde başarılar diledi.

 

Gunciya, ''Dışişleri Bakanlığı yüksek düzey uzmanlardan oluşuyor. Cüzi mali kaynaklara rağmen, kısa bir süre içinde büyük işler başarıldı. Yeni Dışişleri Bakanı'na görevinde başarılar diliyorum'' dedi.

 

Viyaçeslav Çirikba ise, kendisine verilen güvenden dolayı teşekkür ederek, ''Verilen mesuliyetin bilincindeyim. Abhazya Dışişleri Bakanlığı'nın otoritesi var. Ve ben, deneyim ve bilgi birikimlerimi, makamımın gerektirdiği görevleri yerine getirmekte kullanacağım'' dedi.

 

11.10.2011  Apsnıpress

 

 Ankuab, Devlet Başkanlığı Genel Sekreterini ve Başbakan yardımcılarını atadı

 

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksandır Ankuab, Devlet Başkanlığı Genel Sekreterini ve Başbakan yardımcılarını atadı.

 

Genel Sekreterlik görevinden alınan Grigori Yenik'in yerine Beslan Kubrava atandı. Kubrava daha önce Başbakan Yardımcılığı ve Maliye Bakanlığı yapmıştı.

 

Ankuab’ın dün yayınladığı kararlar ile yapılan diğer atamalar şu şekilde: İndira Vardanya Başbakan Birinci Yardımcısı, Aleksandr Straniçkin Başbakan Yardımcısı, Vladimir Delba Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı.

 

11.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Beslan Butba: Merkeziyetçilik tamamen haklı çıktı

 

Sohum, Abhazya Ekonomik Kalkınma Partisi Lideri Beslan Butba’nın partisinin resmi web sitesinde yayımlanan röportajı:

 

Sayın Butba, sizce yeni yönetim döneminde ülkenin siyasi ve ekonomik yaşamında ne gibi değişiklikler olacak?

 

Şimdilik bunu söylemek zor, çünkü Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab henüz çok sayıdaki sosyal, ekonomik ve siyasi meselenin çözümüyle ilgili somut düşüncelerini dile getirmedi. Çeşitli siyasi kesimler ve toplum genel olarak yeni Devlet Başkanının eylem programını bekliyor.

 

Kesinlikle kolay olmayan şartlarda çalışması gerekecek. Çünkü bir taraftan ülkenin geleceği konusunda,  seçimlerdeki tercihlere bağlı olmaksızın halkın desteğini sağlaması, diğer taraftan somut sonuçlar elde etmesi gerekiyor. Devlet Başkanı çoğu zaman güzel görülmeyen kararlar almak durumunda olacak.

 

Bence yapılan seçimler tek parti veya grubun siyasi tekel olarak vizyonsuzluğunu gösterdi. Bundan çıkan sonuç şu ki, ülke yönetiminin, politikalarının etkinliğini arttırmak amacıyla çeşitli sivil güçlerle irtibat ve işbirliğini genişletmesi gerekiyor. En kritik reformların geniş sosyal desteğe ihtiyacı vardır.

 

Bununla birlikte, politik sistem, ekonomi ve sosyal alan reformlarını rafa kaldırmamalı. Hem ülkemizde, hem de dünya genelindeki kriz ortada. Devletin bu durumda görevi güvenilir çözümler bulmaktır.

 

Kısa bir süre sonra yeni yönetimin ne kadar etkili olacağını değerlendirebileceğimizi tahmin ediyorum. Hepimiz ülkemizde var olan siyasi eliti iyi biliyoruz. Bundan dolayı yönetimin kadro ve yapılanmasına göre, başarı şansını yeterince değerlendirmek mümkün olacak.

 

Bu süreçte Abhazya Ekonomik Kalkınma Partisinin rolü ve yeri sizce nasıl görülüyor?

 

Her işte olduğu gibi, politikada da eylemlerinize karşı sorumluluğunuz ve beraber çalıştığınız kişiler çok önemli. İnsanları kısa politik kampanyalar döneminde mobilize edip, daha sonra onların varlığını unutmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Siyasetle, dağınık bir şekilde olaylar bazında ilgilenmek mümkün değil. Bu iş bir sistem ve süreklilik gerektirir.

 

Aksi takdirde kimse fikirlerinize ve dürüstlüğünüze inanmaz. Biz, aynı düşüncede olanlarla, ülkemiz ve toplumumuz için faydalı olduğunu düşündüğümüz fikirlerimizin ilerlemesi için, siyasetle sürekli profesyonel esas üzere ilgileniyoruz.

 

Bilindiği gibi Abhazya Ekonomik Kalkınma Partisi merkeziyetçi görüşünü açıkladı. Birçokları bizi, rahat, güvenilir bir yer alma isteği ile bundan ötürü kınadı. Bence bu tamamen asılsız. Merkeziyetçiliğin özü, hem sağ, hem sol siyasi düşüncelerin başarıları göz önünde bulundurularak, durumun aklıselimle değerlendirilmesi, dengeli kararların alınmasıdır.

 

Toplumumuz karşıt cepheler arasında anlaşmazlıkların tırmanmasını kaldırabilecek durumda değil. Bu şartlarda, siyasi kutuplara bağlı olmaksızın herkesin ilgilendiği reformları gerçekleştirmek kesinlikle mümkün değil. Kişisel anlaşmazlıklardan yapıcı fikir ve programlara geçmek gerekiyor. Çeşitlilik güvenilir yolu seçme imkanı verir. Çeşitlilikten istifade edilip edilemeyeceği yönetimin tavrına bağlı olacak.

 

Peki, sizin kısa vadedeki planlarınız nelerdir?

 

Biz, hem iktidar hem de sivil güçlerle diyalog ve işbirliğinden yanayız. Bununla birlikte kendi siyasi görüşümüzü sürekli savunacağız. Siyasi partiler ve bağımsız medyanın sivil toplumun başlıca aktörleri olduğunu düşünüyorum. Özellikle onların faaliyetleri, demokrasinin gelişim imkanlarını oluşturuyor.

 

Önceden olduğu gibi vatandaşın hak ve çıkarlarını koruyacağız, ifade özgürlüğünün gelişimine ve hukukun üstünlüğüne hizmet edeceğiz. Çalışmaların kalitesini arttırmaya yönelik olarak, en kısa zamanda çözmemiz gereken parti içi görevlerimiz var. Bunlar; güncel ve uzun vadeli planlarımızı göz önünde bulundurarak vizyonumuzu değerlendirmek, partiye yeni güçler kazandırmak ve parlamento seçimlerine hazırlanmak. Siyasi ve ekonomik reform görüşlerimizi toplumun dikkatine sunmaya hazırlanıyoruz.

 

Anayasa reformu konusu yıllardır müzakere ediliyor, Sayın Ankuab da bu problemle ilgili görüşlerini sundu. Bu konuda sizin görüşleriniz nelerdir?

 

Seçim kampanyasında Devlet Başkanı, anayasa reformu ve yürütme modeli hakkında düşüncelerini dile getirdi. Özellikle bakanlar kurulunun ve Devlet Başkanı yardımcılığının ilga edilmesini önerdi, aynı zamanda bölge başkanlarının, yerel Meclisler içinden değil, doğrudan Devlet Başkanı tarafından atanması fikrini ifade etti.

 

Prensipte, bu yaklaşımda belirli bir mantık var, ancak bence bu taktik meselesi. Onun bu çözüm önerileri prensipte hiçbir şey değiştirmeyecek, çünkü Devlet Başkanı yetkisi aynı şekilde, kısıtlanmamış olarak kalacak. Daha önceden olduğu gibi parlamento kontrolünde olmayacak. Bizim, toplumda istikrarı sağlayacak, vatandaşın hak ve menfaatlerini savunmaya hizmet edecek olan, yönetim organları arasında dengeye dayalı bir politik sistem oluşturmamız gerekiyor.

 

Bana göre, idari mekanizmanın azaltılması asıl hedef değil. Bu, mali duruma önemli ölçüde etki edecek bir önlem olarak düşünülemez. Zira ağır olmayan bir idari mekanizma da, eğer yolsuzluk içindeyse ve toplum kontrolünde değilse, halk için ağır bir yük olabilir. Şu anda bu problemin detayına girmeyeceğim, yakında anayasa reformu ile ilgili görüşümüzü detaylı olarak sunma imkanımız olacak. Umuyorum ki, bu mesele siyasi partiler, uzmanlar ve toplumun katılımıyla yapılacak açık tartışmalar yoluyla çözülür.

 

Ekonominin toparlanması için neleri değiştirmek gerekiyor?

 

En önemlisi ekonominin prensiplerini değiştirmektir. Dünya tecrübesi gösteriyor ki, ekonomi, özel mülkiyet ve girişim üzerine inşa edildiğinde etkili olabilir. Tabii ki, devletin düzenleyici rol oynaması gerekiyor, ancak bu Sovyet döneminde yapılmaya çalışıldığı gibi olmamalı.

 

Gelişmiş ülkelerde ne tamamıyla liberal modeller, ne yüzde yüz planlı ekonomi çalışmıyor. Her yerde belirli bir sentez var. Böylece, ekonomide merkeziyetçilik tamamıyla haklı çıktı. Sermaye ve bürokrasinin birleştirilmesine dayalı, bürokrat-oligark sermayesinin oluşumuna izin vermemeliyiz. Abhazya’da bürokrat baskısından  kanunlarla korunan, kendisini işinin tüm hakkına sahip hissedecek, geniş mülk sahibi sınıf oluşturmak gerekli. O zaman devletin çok sayıda sosyal problemleri çözmek için kendi finansal imkanları ortaya çıkacak.

 

Rusya-Abhazya  ilişkileri halkımız için her zaman güncel bir konu idi, ancak son zamanlarda ir çok kişi, bu işbirliğinin gelişim süreçleri hakkındaki endişelerini daha sık ifade etmeye başladı. Bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

 

Toplumumuzda, Rusya ile ilişkilerimizin ‘uzun süreli bir ortaklık’ şeklinde olması gerektiği konusunda tam bir fikir birliği var. Bununla birlikte, bizden birçokları maalesef Moskova’yı merkez olarak görmeğe devam ediyor. Rusya’dan sürekli bizim iç problemlerimizi çözmesini bekleyenler var. Şunu unutmamız gerektiğini düşünüyorum, bizim işbirliğimiz devletler arasıdır. Rusyalı partnerlerimiz de sürekli bunun altını çiziyor. Rusya, bize gösterdiği yardımı, egemenliğimizin ve kendi ekonomik imkanlarımızın güçlenmesine yönelik olarak görülüyor. Bunu etkili kullanmamız lazım.

 

Eğer yardımlara bel bağlamaya devam eder ve kimsenin bizim için kendi sorunlarımızı çözmeyeceğini anlamazsak, devletimiz gittikçe daha koşullu hale gelecek ve o zaman milyar rubleler ve dolarlar yardımcı olmayacak. Günümüz dünyasında hiç kimse, ‘kaprisli ve bağımsız olmayan bir çocuğun’ bakıcılığını uzun süre yapmayacaktır. Uluslararası ekonomik ve siyasi düzeye uygun olmamız ve kabul görmemiz için büyümemiz gerekiyor. Rusya, bizim baş yardımcımızdır. Eğer çıkarlarımız açık ve dürüstçe sunulursa her zaman karşılık bulacaktır. Karşılıklı anlayış ve karşılıklı güven ise Rusya işbirliğimizin inşası için çok iyi bir temeldir.

 

Hangi sosyal sorunu kilit mesele olarak belirlerdiniz?

 

Çok sayıda trajedi ve başarı ile dolu zengin bir tarihimiz var. Gurur duyabilecek birçok şeyimiz var. Ama tüm bunlar gönlümüzü rahatlatma bahanesi olamazlar. Şu ana kadar başardıklarımız, bundan sonraki ilerlememizin temelidir.

 

Farklı alanlarda günümüz tecrübelerini ve yenilikçi fikirleri kullanmaya yatkın olmalıyız. Bununla birlikte, kişiliğimizi belirleyen ve nesiller arasında irtibatı oluşturan dilimizi ve geleneksel değerlerimizi korumak v yaşatmak sorumluluğundayız. Kültürümüz ve modern dünya arasında uyumu sağlamamız gerekiyor. İnanıyorum ki, kolay olmayan bu meseleyle baş edeceğiz ve Abhazya’yı kalkınma sürecine taşıyacağız.

 

08.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Ankuab, Medvedev'le Moskova'da görüştü

 

Moskova, Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev ve Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab 6 Ekim’de Kremlin’de bir araya geldi. Görüşmede, Rusya-Abhazya sınırı üzerinde geçiş noktaları oluşturulmasını da içeren bir dizi önemli belge imzalandı.

 

Ankuab’ın Moskova ziyareti yeni Devlet Başkanının Rusya’ya ilk resmi ziyareti oldu. Müzakereler sonucunda, Abhazya’da sağlık alanında işbirliği anlaşması ve yeni sınır geçişi noktalarının oluşturulması anlaşması imzalandı. Ayrıca sınır ötesi suların kullanımı ve korunması konusunda işbirliği yapılması da kararlaştırıldı.

 

Ankuab görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Rusya’nın desteği bizim için özel. Emeklilere yapılan yardım ve çeşitli alanlardaki insani yardımlar üzerimizden ciddi ölçüde bir mali yükü kaldırıyor. Bizim için güvenlik sorunu her zaman en önde yer aldı. Ve bugün sınırlarımızın güvenliğinden eminiz. RF savunma bakanlığı ve FSB sınır idaresi ile aktif işbirliğindeyiz” dedi.

 

2005’den bu yana Abhazya’nın Rusya’dan aldığı yardım miktarı 14 milyar rubleye ulaştı. 32 bin Abhazyalı emekli, Rusya’dan emeklilik maaşı alıyor.

 

08.10.2011  Ajans Kafkas

 

 AKPM Güney Osetya ve Abhazya'yı tanımayın dedi

 

Strasbourg, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin dün kabul edilen kararında, Avrupa Konseyi üye devletlerine Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanımaktan kaçınmaya yönelik bir çağrı yer alıyor.

 

AKPM kararında, “Konsey tüm üye devletleri,  yasa dışı ayrılmalar sonucunda meydana gelen, özellikle de yabancı asker müdahalesi ile desteklenmekte olan bölgelerin yönetimlerini tanıma veya desteklemekten kaçınmaya çağırıyor” ifadesi yer alıyor.

 

Güney Osetya ve Abhazya’nın uluslararası tanınma mücadelesi, Rusya’nın bu iki cumhuriyeti Ağustos 2008’de tanımasının ardından başladı. AKPM kararında, ‘şu anda Avrupa Konseyi üye devletlerindeki bazı bölgelerin bağımsız devlet niteliğinde tanınma almaya çalıştığı ve bu bölgelerin bağımsız devlet statülerinin günümüz uluslararası hukukunda tartışmalı olmaya devam ettiği’ kaydediliyor.

 

Moskova, AKPM’nin bu kararına tepki gösterdi. AKPM’deki Rusya Federasyonu Heyeti Başkan Yardımcısı Leonid Slutski “Milletlerin kendi yönetimlerini kurma hakları ve egemenliklerine farklı yaklaşımlar olması mümkün. AKPM’nin görevi ise yabancı düşmanlığı, terörizm ve ekonomik krizlerle mücadele etmektir” dedi.

 

Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya’yı tanımasının ardından bu iki ülke Nikaragua (Eylül 2008), Venezüella (Eylül 2009), Nauru (Aralık 2009) Vanuatu (Mayıs 2011) ve Tuvalu (Eylül 2011) tarafından tanındı.

 

06.10.2011  Ajans Kafkas

 

 17. Cenevre görüşmelerinden 'istikrar' çıktı

 

Cenevre, ''Kafkasya'da Güvenlik ve İstikrar'' konulu Cenevre görüşmelerinin dün sona eren 17. toplantısında, taraflar bölgede durumun oldukça istikrarlı olduğunu ifade ettiler, ancak masaya yatırılan sorunlardan hiç birinde uzlaşma sağlanamadı.

 

17. Cenevre görüşmelerinin ardından RF Dışişleri Bakan Yardımcısı Grigori Karasin, “Görüşme katılımcılarınca ifade edilen en önemli şey, durumun genel olarak istikrarlı olduğuydu. Ve yakında üçüncü yılını dolduracak olan Cenevre görüşmelerinin en önemli sonucu da, bölgede durumun genel olarak istikrara kavuşmasıdır” dedi. Rus diplomatın ifadesine göre, bölgenin temel problemi, Gürcistan, AB ve ABD’nin Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlığını tanımayı reddetmesi.

 

Gürcistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Kapanadze ise, Rusya, Abhazya ve Güney Osetya temsilcilerinin çok önemli olmayan konularda bile görüşmeleri bloke ettiklerini iddia etti. Kapanadze’nin ifadesine göre, Rusya, Abhazya ve Güney Osetya temsilcileri tüm meselelerin ancak, tüm tarafların Abhazya ve Güney Osetya’nın statü konusunda uzlaşmaya varması ile görüşülmeye devam edeceğinde ısrar ettiler. Kapanadze “Daha önce, Cenevre’de bir taraftan güvenlik ve istikrar meselesini görüşürken, diğer taraftan statü meselesine değinmeden mültecilerin geri dönüşü ve yerleştirilmelerini görüşme anlaşmamız vardı. Ama bu toplantıda açıkça görüldü ki, Moskova anlaşmadan uzaklaşıyor ve statü meselesini ilk plana taşıyor” dedi.

 

Görüşmelere katılan Güney Osetya Devlet Başkanlığı’nın anlaşmazlık meseleleri konusundaki özel temsilcisi Boris Çoçiyev “Mültecilerin meselelerinin çözülmemesi konusunda tüm sorumluluk, ‘şikayetlerini’ BM Genel Asamblesine veren Gürcistan tarafına ait. Diğer suçlu taraf ise bu konuda sessizliğini koruyarak onlara katkıda bulunan BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’dir” dedi. Cenevre görüşmelerinin 18.’si Aralık ortalarında yapılacak.

 

05.10.2011  Ajans Kafkas

 

 "Yeni Gerçekler Işığında Abhazya"

 

Moskova, Geçtiğimiz günlerde Moskova’da, “Yeni Gerçekler Işığında Rusya-Abhazya İlişkileri” konulu bir yuvarlak masa toplantısı yapıldı. Toplantıda, Dünya Abhaz-Abazin Halkları Kongresi Başkanı, Rusya Kafkasya Halkları Kongresi Eş Başkanı Taras Şamba, Karadeniz-Hazar Bölgesi Politik ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü bilim adamlarından Andrey Areşev ve Doğu Bilimleri Enstitüsü Kafkasya, Orta Asya, Ural ve Povoljya eğitim Merkezi çalışma grubu koordinatörü Aleksandr Skakov Moskova-Sohum ilişkileri üzerine fikirlerini paylaştılar. Şamba ve Areşev’in görüşlerini Vestnik Kavkaza derledi.

 

Taras Şamba

 

Devlet Başkanlığı seçimleri

 

Seçimler demokratik ölçütler çerçevesinde, oldukça başarılı geçti. Bu, seçimleri izlemek için çeşitli ülkelerden gelen 100’den fazla gözlemci tarafından da aynı şekilde değerlendirildi. Ben bu seçimlerin bir kez daha dünya toplumuna Abhazya’nın demokratik bir ülke olduğunu gösterdiğine inanıyorum.

 

Rusya-Abhazya ilişkileri

 

Abhazya ve Rusya arasında her zaman sıkı ilişkiler oldu. Demografik, politik, ekonomik, dini… Abhazya objektif olarak tüm parametreleri ile Rusya’ya eğilimli. Ülkenin refahı, güvenliği ve gelişimi birçok açıdan Rusya’ya bağlı ve Abhazya halkı bunu, bu şekilde kabul ediliyor.

 

Bağımsızlığın tanınması

 

Abhazya hakkında çifte standart uygulanmaya devam ediyor. Farz edelim, Avrupa konseyi, Avrupa ülkeleri ve Abhazya arasında ekonomik ve insani ilişkiler kurulmasına karşı çıkmıyor. Abhazya, birçok faydalı şeyin yapılabileceği, iklim ve coğrafya açısından da bereketli bir bölge. Bundan dolayı Almanya, Fransa, İtalya ve İsviçre’den işadamları geliyor. İsrail’den birkaç defa heyetler geldi. Onlar bizimle işbirliği yapmak istiyor, ancak bunu bizi tanımadan yapmak istiyorlar.

 

Geçenlerde öğrendim ki -hatta komik geldi- ABD Senatosu Abhazya’yı, Gürcistan’ın bölgesel bütünlüğünü tanımaya çağırıyor. Meseleyi böyle gündeme getirmek, tarihten ve bugünün gerçeklerinden bihaber olmak demektir. Veya bu sadece, “güç var, akla gerek yok” atasözünü haklı çıkaran bir yüzsüzlük… Sonuçta Abhazya’nın önünde elde ettiği iyi ilişkiler ve büyük bir vizyon var. Sıkça Abhazya’yı tanıyanların az olduğu ile ilgili spekülasyon yapılıyor. Tanınma, Abhazya pasaportu ile onu tanıyan ülkelere gitmek için gerekebilirdi, ancak sevindiricidir ki, Abhazya nüfusunun yüzde sekseninden fazlasının Rusya pasaportu var. Böylece dünyanın her yerine gidebiliyorlar. Rusya’nın Abhazya’yı işgal ettiği söyleniyor. Bunu söyleyenler arasında Gürcistan da var. Amerikalıların dünyada 138 askeri üssü var, bunların bazıları İngiltere, Almanya ve İtalya gibi ülkelerde. Fakat kimse bu ülkelerin işgal edildiğini söylemiyor. Ama üç bin Rus askeri Abhazya’nın güvenliği için görev yapınca onlar hakkında işgalci deniyor. Bunun hiçbir mantığı yok.

 

Abhaz diasporası

 

Diasporadaki Abhazlar yaşadıkları ülkelerin istihbaratı ve batı istihbaratının sıkı baskısı altındalar. Bundan dolayı diaspora parçalanıyor. Ben Türkiye’deki Abhaz diasporasını diğer Kafkasya halkları diasporalarından ayırmak mecburiyetinde kaldım, çünkü sıkı bir baskı vardı. Diaspora eli ile Kafkasya halklarına karşı ‘soykırım’ gerçekleştiren Rusya’ya baskı yapılmaya çalışılıyor. Halbuki tarihi olaylar başka söylüyor. Adıge diasporasını böldüler, Abhazları böldüler, onları Rusya’ya karşı kullanmak için tüm Kafkasya diasporasını parçalıyorlar. Bunu önlemeye yönelik olarak geçenlerde Devlet Duma’da, Türkiye, Suriye, Ürdün, ABD, Avrupa parlamentolarına mensup bazı Kafkasyalı diaspora temsilcilerinin bir görüşmesi oldu. Şimdilik bu diasporalarla sistemli çalışmalar yürütülmüyor, ama onlarla çalışmak gerekiyor. Elbette, Rusya otoritesinin her yönden parçalanmaya çalışıldığı bir dönemde bu kolay bir iş değil. Ancak, sağduyunun her halükarda kazanacağını düşünüyorum.

 

Vatandaşlık

 

Abhazya vatandaşlığına sahip olmak isteyen Rusya vatandaşları çifte vatandaşlık aldı ve almaya devam ediyor. Seçimler zamanında Moskova’da seçim noktası oluşturuldu. Abhazların yanı sıra çok sayıda Gürcü, Rus, Ermeni ve Rum Abhazya pasaportları ile oy kullandı. Abhazya pasaportunu almak kolay, bir dilekçeye bakıyor. Devlet Başkanlığı bünyesinde her şikayeti inceleyen bir komisyon çalışıyor. Abhazya pasaportu almak isteyen, Rus vatandaşlarımızdan bazıları için bizzat ben dilekçe yazdım. Sonunda komisyon onların meselelerini olumlu şekilde çözdü.

 

Turizm

 

Henüz Sovyet döneminde Aleksey Kosıgin, parlak zekasıyla Gagra’yı, dağlarında kayak yapılan bir yer yapmak istedi. O dönemde teleferik yolu yapıldı, dağdan inip otuz dakika sonra denize girilebilsin diye. Büyük imkanlarımız vardı, peki şimdi? Kaç yıldır Karaçay-Çerkes’den Abhazya’ya yol getirilemiyor. Kuzey Kafkasya’yı Abhazya ile bağlayan yol neden döşenmiyor? Çünkü bunda kişisel çıkarlarını görmüyorlar. Rus ordusu Lübnan’da bir ayda 30 köprü inşa etti. Psou nehri üzerinden ise 10 yıldır bir köprü inşa edilemiyor. (Hatta faaliyette olan köprü kapatıldı) Bu yüzden sınırı geçmek zor.

 

Sınır problemi

 

Ben Kuzey Kafkasya Federal Bölge Sivil Meclisi üyesiyim. Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri temsilcilerinin konuştuğu ilk toplantıda, onların hepsi sınırlar arasındaki engellerin Kuzey Kafkasya’daki gerginliklerin artmasına yol açtığından bahsettiler ve Abhazya’da durumun sakin olduğunu tek ağızdan ifade ettiler. Kafkasya’da durum ürpertici. Her gün terör eylemleri meydana geliyor, işsizlik oranı çok yüksek. Tüm bunlar öyle bir olumsuz bir hava oluşturuyor ki her cumhuriyet çözülmeye gidiyor.

 

Andrey Areşev

 

Rusya-Abhazya ilişkileri

 

Şu anda, önceki Devlet Başkanı Sergey Bagapş tarafından temeli atılan Rusya-Abhazya ilişkilerinin önünde çok iyi perspektifler açılıyor. Bence yeni Devlet Başkanı bu yolda devam edecek ve iki devlet arasındaki karşılıklı ilişkilerde var olan sorunların hem Rusya hem de Abhazya için avantajlı şekilde çözülmesi sağlanacak.

 

Unutmamak gerekir ki, Rusya Abhazya’nın askeri güvenliğinin temel garantisi olmaya devam ediyor. Rusya, Abhazya’nın temel ekonomik partneri ve Abhaz devletinin diğer bölge ülkeleri ile -Türkiye ve Avrupa ülkeleri- ekonomik ilişkiler geliştirmesini dışlamıyor. Rusya’nın rolü burada oldukça ciddi ve oldukça önemli. Bence Sergey Bagapş’ın Devlet Başkanlığında oluşturulmuş olan ruh devletlerimizin karşılıklı çıkarını sağlamlaştıracak, geliştirecek ve destekleyecek.

 

Bağımsızlığın tanınması

 

Bu mesele sürekli olarak gündemde kalacak, sürekli olarak hem Brüksel hem Washington tarafından, Rusya-Abhazya ilişkilerinde herhangi bir uyumsuzluk oluşturmak için kullanılacak. Bu sebeple, elbette bu diplomatik oyunlara hazır olmak gerekiyor.

 

Resmi tanınmayla, yani politik-hukuki düzenlemelerle ilgili olarak, geçenlerde ortaya çıkan bazı Wikileaks belgeleri, Amerika Birleşik Devletlerinin Abhazya ve Güney Osetya’nın Latin Amerika’daki bazı devletlerce tanınmasına engel olduğunu gösteriyor. Benzer durumlar, belki de küçük Avrupa ülkelerinin Abhazya’yı tanıma konusunda ciddi istekleri karşısında yine aynısı olacak.

 

Abhaz diasporası

Dinamik şekilde gelişen Rusya-Türkiye ilişkileri, sıkı bir baskıya rağmen yine de belirli bir imkanı olan Türkiye’deki Kafkasya halkları diasporalarının pozisyonuna olumlu etki edebilirdi.

 

Jeopolitik

 

Abhazya ve aynı zamanda Güney Osetya ile ilgili genel duruma gelince, çeşitli provokasyonlara ve Kafkasya’da şartların daha da kötüye gitmesine hazır olmak gerekiyor. Çünkü dünyada genel durum, hakkında çok şey söylenilen ‘yenilenmeye’ rağmen çok gergin.

 

Diyelim ki, ABD Senatosu Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya’yı ‘işgalini’ tanıdı. ABD yüksek yasama organının kararının, yürütme organlarının uygulamalarını etkilememesini düşünemeyiz. Biliyoruz ki, Senatonun oldukça ciddi bir rolü var. Bundan dolayı burada bir kez daha, Abhazya Devlet Başkanlığı seçimlerinde görülen demokratik değerlere bağlılığın, Rusya-Abhazya ilişkilerini doğru yorumlamaya yardımcı olmasını umut ediyoruz.

 

Mülkiyet sorunu

 

Abhazya’nın Rus vatandaşlarını ilgilendiren bir mülkiyet sorunundan bahsetmek mümkün. Ancak evlerinden olanlar sadece Ruslar değil, Abhazlar ve diğer halklardan da bu sorunu yaşayanlar var. Bu konu aslında etnik ilişkilerle ilgili değil, geçen on yılın bir sonucu. Sorun özellikle 1996’dan 2008’e kadar uygulanan ambargodan kaynaklandı. Ayrıca, sadece Abhazya’da ve Kafkasya’da değil, postsovyet alanının tümünde son yirmi yıl boyunca var olan kaos ve sosyo-politik istikrarsızlık da etkili oldu.

 

Elbette, mülkiyet meselesinin çözümü için Abhaz yasamasında düzenleme gerekiyor. Yasal altyapı aynı zamanda yabancı yatırımcıları da kısıtlıyor. Yabancı bir yatırımcının Abhazya yasaları ile tanıştıktan sonra uzun vadeli yatırımlara karar vermesi şüpheli.

 

Vatandaşlık

 

Rusya pasaportunun, zamanında gerçekten tek amaçla verildiğine dikkat çekmek istiyorum. Bu, kendi ülkesinde kapalı kalmış olan Abhazya vatandaşlarına ülke dışına çıkabilmeleri için bir insani yardım idi. 2008’de ise durum değişti. Tanınmanın ve anlaşmaların imzalanmasının ardından, durum sadece vatandaşlık-hukuk alanında değil, ekonomik kuruluşlar arasındaki ortak hareket alanında da zorlaştı. Gümrük vergileri ve çifte vergilendirme meseleleri gibi… Bu meseleler yavaşça çözülüyor, ancak bürokrasi aracının ortak hastalığı söz konusu.

 

Bununla beraber, ülkelerimizin vatandaşları arasındaki insani ve ticari ilişkilere engel olan olumsuzluklar giderek artıyor. Sınır problemi neredeyse kilit mesele, çünkü bu herkesin mağdur olduğu bir şey. Ben de Abhazya’ya girişi çıkış yapıyorum. Kendi tecrübeme dayanarak şunu söyleyebilirim ki, durum kötüleşiyor.

 

05.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Aleksandr Ankuab Moskova yolcusu

 

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, 6 Ekim’de Rusya’ya resmi bir ziyarette bulunacak.

 

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dmitri Medvedev’in daveti üzere gerçekleşecek olan bu ziyaret, Ankuab’ın Devlet Başkanlığı görevine başlamasının ardından ülke dışına yapacağı ilk ziyaret olacak. Medvedev’in ziyaret davetiyesi, Ankuab’ın 26 Eylül’de gerçekleşen Devlet Başkanlığı yemin törenine katılan Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentin Matvinenko tarafından sunulmuştu.

 

04.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Rusya Federasyon Konseyi, Abhazya ve Güney Osetya’da üs anlaşmalarını onayladı

 

Moskova, Rusya Federasyon Konseyi 28 Eylül’de Abhazya ve Güney Osetya ile yapılan askeri üs anlaşmalarını onayladı.

 

Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev tarafından 8 Ağustos’ta Devlet Duma’ya sunulan anlaşmalar 23 Eylül’de Devlet Duma’da onaylanmıştı. Abhazya ile 17 Şubat 2010’da, Güney Osetya ile de aynı yıl 7 Nisan’da imzalanan anlaşmalara göre, Rus askeri üsleri bu ülkelerde 49 yıl süreyle görev yapmaya devam edecek. Her iki anlaşma belgesi 15 yıl uzatılabilecek. Ayrıca anlaşmaya göre, Abhazya ve Güney Osetya’da görev yapacak Rus askerleri ve aileleri, diplomatik temsilcilik mensuplarına tanınan ayrıcalıklardan yararlanacaklar.

 

Gürcistan Dışişleri Bakanlığı, anlaşmaların yasal olmadığı iddiasıyla uluslararası toplumu Rusya’ya baskı yapmaya çağırıyor.

 

Konuyla ilgili olarak Rusya Federasyon Konseyi Uluslararası İlişkiler Komitesinden yapılan açıklamada ise, “Bu anlaşmaların onaylanması Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya ile dostluk ilişkilerinin gelişimine yardımcı olacak, bölgede barış ve uluslararası  güvenliğin tesis edilmesine hizmet edecektir” İfadelerine yer verildi.

 

03.10.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhazya'nın yeni Başbakanı Lakerbaya

 

Sohum, Abhazya Cumhuriyetinin yeni başbakanı Leonid Lakerbaya oldu. Karar, 27 Eylül’de Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab tarafından imzalandı.

 

26 Eylül’de Abhazya’nın yeni seçilmiş Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab yemin töreninin ardından göreve başladı, 27 Eylül’de ise kanuna uygun olarak Sergey Şamba başkanlığındaki önceki hükümet istifa etti. Yeni hükümetin iki hafta içinde oluşturulması gerekiyor.

 

26 Ağustosta Abhazya’da yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerinde oyların yüzde 54,9’unu alan Ankuab ilk turun ardından ülkenin yeni Devlet Başkanı olmuştu.

 

01.10.2011  Ajans Kafkas