AҦCУAA PЫБЖbbI

Abhazların sesi

-------------------- Abhazya'dan haberler --------------------



 
 Amiran Lagvilava: Abhaz dış politikası yeni dönemde değişmez

 

Sohum, Rusya’nın haftalık ‘Rusya Haberleri’ gazetesi, Abhazya’da yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerinin, ülkeye neler getireceğini Sohum doğumlu siyaset bilimci Amiran Lagvilava’ya sordu.

 

Aleksandr Ankuab’ın zaferini  nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Öncelikle belirtmek isterim ki, Abhazya’da yapılan seçimler bir kez daha dünyaya, ülkedeki yüksek demokrasi seviyesini, iktidarın, tek bir kez olsun demokratik yollarla kazanılmadığı Gürcistan’ın aksine, Abhazya’da yönetimin başına demokrasi ile geçildiğini gösterdi.

 

İkincisi; her dönem için farklı ihtiyaçlara hitap eden liderler başa gelir. Benim görüşüme göre Aleksandr Ankuab’ın zaferi de önceki dönemlerde olduğu gibi dünyaya olağanüstü bir bilgelik ve pragmatizm sergileyen halkın seçimidir. Bugün Devlet Başkanı Ankuab’ın önünde birçok zorlu görev var. Öncelikli görevler arasında, bazı kurumların lağvedilmesini de içeren idari reformları gösterebilirim. Yönetim mekanizmasını hantallıktan kurtarmak, daha etkin ve şeffaf hale getirmek gerekiyor, bunu başkanın kendisi de söylüyor zaten. Aleksandr Ankuab gibi sistemli bir siyasetçinin, hiç şüphesiz gereken düzeni sağlayacağını düşünüyorum. Bununla birlikte belirtmek gerekir ki, Ankuab için kolay olmayacak. Profesyonel, bağımsız ve dürüst bir ekibe ihtiyacı var. Dış politikada ise ciddi değişiklikler olmayacaktır. Ankuab, Sohum’un eşit devlet ilişkileri şartlarında Gürcistan ile diyaloga hazır olduğunu, konunun, Tiflis’in buna hazır olup olmadığından ibaret olduğunu açıkladı.

 

Eğer Sergey Şamba veya Raul Hacimba kazansaydı ne olurdu?

 

Kazanan kazandı, bundan dolayı bu konuyu tartışmak gereksiz. Tek şey biliyorum, Abhaz diplomasisi değişmezdi: Rusya ile entegrasyon, Gürcistan ile açık ve eşit haklarda diyalog. Diğer alanlarda ise her iki adayın da ilgi çeken programları vardı. Eminim ki, Devlet Başkanı Ankuab bunları Abhazya yararına kullanacaktır.

 

Üç adaydan herhangi birine oy vermekle, seçmenlerin hep birlikte egemen devlet inşasına devam edilmesi yolunu seçtiğini söyleyebilir miyiz?

 

Bu yol Abhazya halkı tarafından zaten 90’lı yıllarda ilgili referandum ile seçilmişti.

 

Sizce Ankuab öncelikli olarak hangi adımları atacak?

 

Ankuab’ın tecrübeli ve sistemli bir siyasetçi olarak keskin adımlar atacağını düşünmüyorum. Muhtemelen yemin töreninin ertesi günü bizi bir dizi istifa bekliyor olacak. Bununla birlikte elbette başbakan atanacak ve hükümette yeni ilgi çekici isimler göreceğiz. Sisteme, bazıları yurt dışından olmak üzere genç, yaratıcı kadrolar dahil etmesi gerekiyor. Sosyal güvenlik alanında yapılması gereken iyileştirmeler de ihmal edilmeyecektir.

 

Seçim kampanyası döneminde birçokları Ankuab’ın sertliği hakkında konuştu, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

 

Ankuab’ın otoriter çalışma sitili hakkında bizzat birçok şey duymuş olmama rağmen, bunların söylentiden ibaret olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, otoriterlik ve kanunun üstünlüğünü karıştırmamak gerekiyor. Bu yüzden Abhazya’nın geleceğine büyük bir iyimserlikle bakıyorum.

 

Bölgesel oyunculardan söz edersek, Türkiye’nin Abhazya’da çıkarları var mı?

 

Tabii ki Türkiye’nin sadece Abhazya’da değil tüm Kafkasya’da çıkarları var. Ancak Abhazya’nın da Türkiye’de çıkarları var. Bilindiği gibi orada büyük bir Abhaz diasporası yaşıyor. Abhazya’da da çok sayıda Türkiye’den geri dönüşçü yaşıyor, onların çoğu toplumumuza tamamen entegre oldu. 90’lı yıllarda yaşanan, Rusya’nın da katıldığı ambargo zamanında, Abhazya’ya mal nakliyesi Türkiye sınırı üzerinden desteklendi.

 

Ankuab dönemi Abhazya dış politikasında Türkiye yönelimi güçlenebilir mi?

 

Ankuab’a bağlı olarak herhangi bir yönelimin güçleneceğini sanmıyorum. Belki tekrarlıyorum ama, Abhazya izole olmayacak. Sohum eşit şartlarda kendisiyle konuşmaya hazır olan herkesle konuşacak.

 

Abhazya’nın bağımsızlığının tanınması konusunda Moskova ve Ankara’nın ortak hareketi mümkün müdür?

 

Abhazya bağımsızlığını ilan ettiğinde, Rusya’nın bir gün Abhazya’yı tanıyacağını inanan azdı. Ancak gördüğümüz üzere hayat devam ediyor ve birçok şey mümkün oluyor. Dolayısıyla bu da mümkün. Bu arada, Abhazya’nın tanınmasıyla ilgili yeni bir gelişmeyi uzak görmüyorum.

 

Amerika Birleşik Devletleri er ya da geç Abhazya’yı ayartmaya kalkışmaz mı? Hem de Türkiye üzerinden?

 

Abhazya ve Rusya arasında oldukça sıkı bir bağ var. Ekonomi açısından, kültürel bakımdan, komşuluk ilişkileri bakımından… Bu listenin sonu gelmez.

 

21.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhazya ve Gürcistan sınırda yaşanan sorunları görüştü

 

Sohum, Gürcistan, Abhazya’nın Gal bölgesinde seyahat sınırlandırılmasının kaldırılmasını istedi.

 

Abhazya ve Gürcistan arasında olayların engellenmesi ve istikrarın sağlanması amacıyla Gal’de yapılan beşli görüşmelerin soncusu dün yapıldı. Gürcistan İçişleri Bakanlığı Enformasyon ve Analiz Departmanı Başkanı Şota Utiaşvili Gal’de seyahat sınırlandırması söz konusu olduğunu ve bunun kaldırılmasını istediklerini söyledi.

 

Abhazya tarafı ise vatandaşlarının sınır geçişlerinde Gürcü yetkililer tarafından yasal olmayan sorgulamalara maruz bırakıldığını bildirdi.

 

Görüşmede, AB Gözlemci Misyonu yeni başkanı Anjey Tışkeviç de takdim edildi. Tışkeviç, bölgedeki istikrardan ötürü hoşnutluğunu dile getirdi. Bundan önceki Gal’deki 29. görüşme 14 Temmuzda yapılmıştı.

 

Abhazya, Gürcistan, Rusya, AB ve BM temsilcilerinin katılımı ile Gal’de yapılan beşli görüşmeler, bölgede güvenliğin sağlanmasını hedefleyen Cenevre görüşmelerinin altıncısında, 1 Temmuz 2009’da alınan kararla hayata geçirilmişti.

 

21.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Kanokov ile Ankuab Soçi'de görüştü

 

Soçi, Kabardey-Balkar Başkanı Arsen Kanokov dün Abhazya’nın yeni Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab ile görüştü. İki başkan Soçi’de yapılan uluslararası forumda bir araya geldi.

 

Kanokov görüşmede, Abhazya Cumhuriyeti ile özel kardeşlik ilişkilerinin olduğunu belirtti. Kanokov, “Abhaz kardeşlerimizle, yalnız en zorlu günlerinde her zaman birlikte olacağız” dedi.

 

Aleksandr Ankuab da, Kabardey-Balkar ekonomisinin gelişimi ile ilgilendi ve Kabardey-Balkar standını inceledi. Ankuab, Kabardey-Balkarlı yatırımcıların foruma cazip ve iyi hazırlanmış projelerle katıldığını söyledi.

 

17.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Abhaz ve Çeçen ampute futbol takımları Tkuarçal'da dostluk maçı yaptı

 

Sohum, Önceki gün Abhazya’nın Tkuarçal şehrinde Abhazya ve Çeçenya’nın Ampute futbol takımları arasında bir dostluk maçı oynandı.

 

30 Eylül’de kutlanacak olan Abhazya Vatan Savaşı zaferinin 18. Yıl dönümü şerefine düzenlenen dostluk maçının öncesinde bir konuşma yapan, Aphazya Ampute Futbol Federasyonu Başkan Yardımcısı Camal Bartsıts “Çoktandır, Kahramanlar şehri olan, 1992-1993 Vatan Savaşı döneminde 413 gün abluka yaşayan Tkuarçal şehrinde futbol maçı düzenlemeyi istiyorduk” dedi.

 

Tkuarçal Belediye Başkanı Timur Gogua da futbolculara hitaben yaptığı konuşmada, “Abhazya ampute takımı, çoğunluk olarak Vatan Savaşında yaralananlardan oluşuyor. Sizler, savaşın her zorluğunu üstlendiniz, kiminiz kolunu, kiminiz bacağını kaybetti. Buna rağmen siz sporla ilgileniyor, futbol oynuyorsunuz, iradenin gücünü ve ruhun gücünü göstererek gençlere iyi örnek oluyorsunuz. Sizleri Zafer Günü dolayısıyla kutluyorum” dedi.

 

Abhaz ve Çeçen takımları arasında oynanan maç Çeçen futbolcuların 4-3 üstünlüğü ile sona erdi.

 

16.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Aleksandr Ankuab: Zamana ihtiyacımız var

 

Sohum, Abhazya’nın yeni seçilen Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab Apsnıpress’e verdiği röportajda enformasyon politikasının ‘aktif ve objektif’ olması gerektiğini ifade ederken, yürütmede köklü yapısal değişiklikler için zamana ihtiyaç olduğunu söyledi.

 

Sayın Ankuab, öncelikle seçimlerdeki galibiyetiniz dolayısıyla tebrik etmek istiyorum, Abhazya’nın seçilmiş Devlet Başkanı rolünde kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

 

Daha fazla çalışmak için sorumluluk hissiyle dolu…

 

Sorumluluk konusunda her zaman iyiydiniz.

 

Ancak bu şekilde kendimi anlayabiliyorum.

 

Aile üyeleriniz kazanmanızı nasıl karşıladı?

 

Seçimlerden önce de beni evde çok nadir görüyorlardı, şimdi ise daha da az göreceklerini anladılar.

 

Seçilmiş bir Devlet Başkanı olarak hareketlerinizi ve ilk toplantılarınızı, özellikle de çöplerin toplanması, harap haldeki binaların durumu vs. hakkındaki toplantılarınızı dikkatle takip eden gazeteciler, iktidarın aşama aşama tek elde toplanmasından endişe duyuyorlar. Bu konu hakkında ne söyleyebilir siniz?

 

Böyle bir düşünce olduğunu duydum. Açıklamak isterim, katı atık maddelerinin  ve günlük çöplerin toplanmasıyla ilgili toplantı, benim seçildikten sonra yaptığım ilk toplantı değil, sadece önceki toplantılar televizyonda yayınlanmadı. Gazete yayınlarında, bu toplantı yerine, 26 Ağustos gecesi meydana gelen adam kaçırma olayının Güvenlik Konseyinde görüşülmesi gerektiği yönünde kinayeli haberler çıktı.

 

Suçla mücadele konusu, somut olarak da bu suçla ilgili olarak defalarca İçişleri Bakanlığı ve Güvenlik Konseyi yöneticilerini davet ettim. Yürüttükleri çalışmalar hakkında rapor verdiler. Anlaşılabilecek sebeplerden ötürü bunlardan açıkça bahsetmiyoruz ve medyaya yansımıyor.

 

Çöp ve atık problemlerine gelince, tek bir belediye başkanı maalesef bunu kendisi çözemez. Bu iş için önemli maddi kaynak gerekiyor. Hiç değilse bir tane, katı atık maddelerini alacak, toplayacak ve geri dönüştürecek özel bir tesise ihtiyacımız var. Bu mesele Gagra ve Gudauta bölgelerinde ve Sohum’da büyük bir probleme dönüştü.

 

Merkez yönetimin bu sorunlarla ilgileniyor olmasından ötürü doğan şaşkınlığı anlamıyorum. Problemi çözecek tesis, büyük paralar anlamına geliyor. Bu, kredi veya yatırım kaynağı ile çözülür. Başka türlü bu meseleyi kimse çözmez.

 

Bu yüzden bir kez daha tekrarlıyorum, belediyelerin böyle bir imkanı yok. Onların bütçeleri oldukça sınırlı. Örneğin, Gudauta bölgesindeki, bize Sovyet döneminden miras kalmış olan, deniz kenarındaki büyük çöp problemi ile bölge idaresi nasıl tek başına mücadele etsin? Sonuç olarak, bu meselelerle merkez yönetiminin ilgileniyor olmasına şaşırmamalı. Bu hiçbir şekilde, iktidarın tek elde toplandığı anlamına gelmiyor.

 

Somut meselelerin çözümü konusunda, özellikle çöplerin dönüşümü, evlerin tadilatı veya enerji meselesi ile ilgili toplantıların yürütülmesiyle bu konulardan sorumlu olan başbakan yardımcısı ilgilenmiyor mu?

 

Neden olduğunu açıklayayım. Bana, benim talimatım doğrultusunda öneriler hazırlandığı için geri dönüş oluyor. Örneğin Başbakan yardımcısı Beslan Kubrav ve Ekonomi Bakanı Kristina Ozgan tarafından hazırlanan çözüm önerileri konusuyla ilgilendik. Burada, Gudauta ve Gulripşsk bölge başkanları ve Sohum başkanı ile sürekli istişarelerimiz oldu. Televizyonda ise çöp toplama meselesinin oldukça ciddi olduğu ve bizim müdahale etmemiz gerektiği gösteriliyordu.

 

Sizi doğru anladıysam, çözüm aşama aşama hazırlanıyor ve televizyon izleyicileri toplantı sonucunu görüyorlar.

 

Düşünün bir kez, diyelim ki bir konu hakkında, önce yerel idareler, daha sonra bakanlar, ardından başbakan ve Devlet Başkanı seviyesinde yaptığımız toplantıların hepsi televizyondan gösterilmeye başlıyor. Bu saçmalık olurdu.

 

Devlet Başkanlığı erken seçimlerine bağlı olarak, bana göre, ‘geniş çaplı sosyo-ekonomik gelişim planı’na uyulup uyulmadığı konusuna karşı dikkatler oldukça zayıfladı. Seçimlerden sonra da devlet adamları bu ve diğer meseleler hakkında açıklamada bulunmaya oldukça isteksiz. Şu anda sadece oturup bürokratik kadrolarla ilgili nihai kararı bekledikleri yönünde bir izlenim oluşmuyor mu?

 

İlk olarak söylemek isterim ki, plana dahil olan bazı inşaatların projelendirmesi yapılıyor, bazıları ise devam ediyor. Bunlar arasında şunları sayabilirim: Oçamçira’da kültür evi ve yatılı yurt, Abhaz ve Rus tiyatroları, Devlet müzesi, birkaç anaokulu. Fakat problemler elbette var ve maalesef bunlardan bazıları ile savcılık organlarının ilgilenmesi gerekiyor.

 

‘Assir’ firmasını mı kastediyorsunuz?

 

O da var. Bu sadece küçük bir örnek, daha büyük örnekler de olacak. Bu arada, bugün Baş Savcılık üyelerini davet ettim. Suçla mücadele konusunda çeşitli meseleleri görüştük…

 

Bu konuyla ilgili bir sorum daha var. Sessiz kalan bakanlardan farklı olarak son günlerde başsavcılık, yürütülen ceza davaları ile ilgili bilgileri aktif olarak paylaşıyor… Bu aktifliği nasıl izah ediyorsunuz?

 

Öncelikli olarak, bu onların işi. İkincisi, tarafımızdan savcılığa bazı görevler verildi. Bu tür görevler daha çok olacak. Toprak yasası, yerel idarelere kaynak aktarılması vs. birçok konuda görevler verilecek.

 

A. Arşba’nın kaçırılması konusuna dönelim, bu davayla ilgili ne söylenebilir?

 

Tek bir şey söyleyebilirim: haftada iki defa ilgili yöneticileri dinliyorum, çalışma yapıcı şekilde yürütülüyor. Şimdilik söyleyebileceğim bu.

 

Rus işadamı İgor Varov ile ilgili durumu değerlendirebilir misiniz? Şu günlerde, temyiz davasını inceleyen Yüksek Mahkeme, Varov’a Gagra mahkemesince verilen 2,5 yıl mahkumiyet kararını, 2 yıllık kazancının yüzde 10’una devletin el koyması yönünde değiştirdi. Halbuki o, en zararlı vergi kaçakçısı ve Abhazya yasalarını ihlal eden biri değil mi?

 

Burada yorumlanacak ne var. Zamanında ona, kişiyi özgürlüğünden mahrum etme ve keyfiliği konusunda ciddi suçlamada bulunuldu… Bu davayı takip etmiyorum, ancak inanıyorum ki, onunla ilgili olarak, güvenlik organlarının çalışmaları konusunda kimsenin kötü bir düşüncesi yok.

 

Gagra’daki ‘Kontinent’ ticari merkezinin yeniden soyulduğu hakkında bir haber geldi?

 

Bu konuyla ilgili hiçbir şey bilmiyorum.

 

Devlet adamlarının pahalı otomobilleri herkesin dilinde. Bakanlar ekonomik sınıf otomobillere binecek mi?

 

Hiç kimse pahalı araç almayacak. Ben de, bürokratların devlet parası ile alınmış pahalı arabalarla gezmesi taraftarı değilim. Buna ne imkanımız, ne de ihtiyacımız var. Bizim garajlarımızda misafir karşılama araçları, yolu olmayan yerlere gitmek, örneğin gerektiğinde dağ köylerine ulaşmak için uygun özelliklerde nöbetçi araçlarımız olmalı. Araçların ekonomik sınıf olması gerektiği ise gerçek.

 

Aslında devlet adamları ve bürokratlar için araç ve diğer cihazların edinilmesi ile ilgilenecek bir birim olması gerekiyor. Bu konuyu da bugün görüştük. İlgili kurumdan gereken cihazları isteyeceksiniz, model, tip ve diğer özelliklerini bildireceksiniz ve o da kaynak olduğunda onları alıp kuracak. Cihazların bu şekilde temini çok daha ekonomik bir yol.

 

Bilginin kesinliği savunmuyorum, ancak Tkuarçal bölgesindeki okul müdürlerinden birinin, seçimlerde sizi desteklemediği için görevden alındığını duydum.

 

Bu, görülen o ki, kimseyi görevden almamak gerektiği konusunda bir yöntem… Şimdi kimi görevden alsak, tüm bunların siyasi gerekçelerle yapıldığını söyleyecekler. O bölgede böyle bir görevden alma olayı oldu mu, duymadım, ancak öğreneceğim.

 

Her seçim sonrasında insanların işlerinden siyasi nedenlerle alındığı bilgisi yayılır…

 

Peki seçim zamanında ne kadar saçmalık yayıldı?

 

Doğru, az değil. Ancak bunları dikkate almamak gerekiyor diye düşünüyorum.

 

Bu ise pratikte mümkün olmuyor.

 

Yanılmıyorsam, seçmenlerle yaptığınız tüm görüşmelerde size doğum evleri hakkında sorular yöneltildi. Şimdi ise, Sohum Doğum Evi başhekiminin istifa dilekçesini verdiğini konuşuyor?

 

Bunu ben de duydum. Hemen şimdi sağlık bakanına soralım. (Telefon görüşmesinin ardından). Evet dilekçe şehrin sağlık müdürüne yazıldı.

 

Evet, seçim öncesi 55 görüşmemiz oldu ve onların sadece birinde doğum evi meselesi gündeme gelmedi.

 

Başka bir konuya geçmeme müsaade edin. Ülkemizde enformasyon politikası nasıl olmalı?

 

Aktif ve objektif!

 

Ancak bunun için bizim bilgiye ulaşmamızın sağlanması gerekiyor.

 

Bu konuda problem olmayacak. Her zaman ve her yerde görüşmeye, basın açıklamasına hazırım. Sanırım siz de, benim kameralardan ve gazetecilerden korkmadığıma ikna oldunuz.

 

Sadece kadro değişikliği mi, yoksa yönetim çalışmalarını iyileştiren yapısal değişiklikler mi beklemeliyiz?

 

Hem kadro değişikliği, hem yapısal değişiklikler olacak, ancak bunun için zaman gerekli. Bunları gerçekleştirmek için Anayasada ve bazı kanunlarda değişiklikler yapılması konusunda öneriler var. Devlet Başkanı yardımcısı, başbakan, başbakan yardımcısı görevleri ile ilgili önerileri kastediyorum. Bu biraz zaman alacak. Yasama değişikliği olmadan yapılabilecek yapısal değişiklikler ise birkaç ay içinde gerçekleşecek.

 

Her şey bir çırpıda olmuyor. Bundan dolayı, bugün sahip olduğumuz kişileri atamamız şaşırtmamalı. Fakat çok sayıda uzman ve profesyonel isim arasından seçim yapma imkanımız olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Atama emri belgesindeki soyadı değişikliği profesyonel kadro meselesini çözmüyor.

 

Ancak bu, en iyilerinin bugün koltuklarında oturan kişiler olduğu anlamına gelmiyor değil mi?

 

Hayır, bu anlama gelmiyor. Ama tüm sorunları çözmek için yeterli kadro kaynağımız yok. Bu kaynaklarını oluşturmamız gerekiyor.

 

13.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Transdinyester ve Abhazya arasında turizm ilişkileri gelişir

 

Sohum, Abhazya’da Transdinyester temsilciliğinin açılmasının ardından geçen üç yılda, iki ülke vatandaşlarının karşılıklı ziyaretlerinin artış gösterdiği kaydedildi.

 

Abhazya’daki Transdinyester temsilcisi Garri Kupalba, ülkeler arasındaki karşılıklı ziyaretlerin dikkate değer rakamlara ulaştığını açıkladı. Kupalba, “İki ülkedeki temsilciliklerin katkıları ile kurulan tur acentesi, bu sezon 200’den fazla Transdinyester vatandaşının yüzde 40 indirimle Abhazya’da tatil yapabilmesine olanak sağladı. Bundan sonra da Abhazya ve Transdinyester arasındaki turistik ilişkileri geliştirmeyi düşünüyoruz” dedi. Kupalba’nın ifadesine göre, Transdinyester ve Abhazya’nın diğer resmi makamları ve sivil toplum kuruluşları arasında da çeşitli anlaşmalar imzalanması gündemde bulunuyor.

 

07.09.2011  Ajans Kafkas

 

 Ankuab'ın yemin töreni 26 Eylül'de

 

Sohum, Abhazya’nın yeni Devlet Başkanı olarak seçilen Aleksandr Ankuab’ın yemin töreni 26 Eylül’de yapılacak.

 

26 Ağustos’ta Abhazya’da yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerinde Aleksandr Ankuab ilk turda oyların yüzde 54,9’unu  alarak ülkenin yeni Devlet Başkanı oldu. Eski Devlet Başkanı Sergey Bagapş’ın ölümüne bağlı olarak gerçekleştirilen erken seçimde, başkan yardımcısı Aleksandr Ankuab, Başbakan Sergey Şamba ve muhalif lider Raul Hacımba ile yarışmıştı.

 

Parlamento Başkanı Nugzar Aşuba tarafından yapılan açıklamaya göre, milletvekilleri oy birliği ile Ankuab’ın yemin töreninin 26 Eylül’de gerçekleştirilmesine karar verdi.

 

Sergey Şamba başkanlığındaki mevcut Bakanlar Kurulu'nun ise yemin töreninin ertesi günü topluca istifa etmeleri gerekiyor. Devlet Başkanı aynı gün yeni Başbakanı atayacak ve Bakanlar Kurulu'nu oluşturma görevini verecek.

 

26 Ağustos’ta yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerini izlemek üzere 27 farklı ülkeden Abhazya’ya gelen uluslararası gözlemciler, seçimlerin demokratik ölçülere uygun olarak yapıldığını açıkladı.

 

05.09.2011  Ajans Kafkas