Dr. Khibla Amıçba Abhazya Cumhuriyeti Almanya Temsilciliği'ne atandı.

2004 senesinden beri Abhazya Dışişleri Bakanlığı Almanya Temsilciliğini yürüten Dr. Khibla Amıçba, Abhazya'nın bağımsızlığının Rusya Federasyonu tarafından tanınması ile yapılan bazı düzenlemeler akabinde, Abhazya Cumhuriyeti Almanya Temsilciliğine atandı.

Abhazya Cumhuriyeti Devlet Başkanı imzalı atanma belgesi, Abhazya Dışişleri Bakan Yardımcısı sayın Maksim Gunciya tarafından, Almanya ziyareti esnasında, kendisine takdim edildi.

Mart 2009  APSUAA RIBJI

Sohum, Abhazya Güvenlik Konseyi Sekreteri Stanislav Lakoba Abhazya’nın uluslararası toplumda hak ettiği yeri alacağına inanıyor.

Ağustostaki savaşın ardından Rusya’nın da tanımasıyla Abhazya’nın güvenliğinin garanti altına alındığını belirten Lakoba, AB’nin çifte standart politikasını eleştirirken başka devletlerin de Abhazya gerçeğini tanıyacaklarına inandığını söylüyor. Rosbalt’tan Denis Tretyakov’ın sorularını yanıtlayan Lakoba ile röportajı Ajans Kafkas Türkçeye kazandırdı. İşte Lakoba’nın gözüyle Abhazya’nın gelecek seyri:

- Rusya’nın Abhazya’yı tanımasının ardından Abhazya Cumhuriyeti’yle ilgili uluslararası durum nasıl gelişiyor?
 

Gürcistan’ın 8 Ağustos 2008’de Güney Osetya’ya saldırmasına müteakip Rusya Federasyonu tarafından Abhazya’nın tanınmasının ardından Abhazya’nın güvenliği kesinlikle sağlamlaştı.
Bugün Rusya, öncelikli olarak Devlet Başkanı Dimitri Medvedev ve Başbakan Vladimir Putin sayesinde Abhazya cumhuriyetinin tek gerçek müttefiki. Rusya ve Abhazya arasında ilişkilerin ısınması 1999’da ‘Yeltsin sonrası’ dönemde başladı. 2004’de Rusya ile ilişkilerin oluşması Tiflis’de yerleşen rejimin agresif hareketleri ile bozuldu ve anlaşmazlığa sürüklendi.

Bizler, şu anda da batılı devletlerin sessiz onayıyla güç seçeneklerine hazırlanıldığını iyi biliyoruz. Bugün böylesi bir kabul kesinlikle açıkça görülüyor. Abhazya’nın tanınmasına gelince, bizi tanınmış bir ülke daha var; Nikaragua. Biz artık, sadece Türkiye tarafından tanınmış Kuzey Kıbrıs’tan daha fazla uluslararası hukukun tam teşekküllü kurumu sayılıyoruz.
 

- Cumhuriyetin uluslararası tanınması durumuna bağlı ne gibi olumlu süreçleri ifade edebilirsiniz?
 

Süreç var ve umut var. İnanıyoruz ki, Beyaz Rusya da Abhazya’nın tanınması konusunda olumlu karar alacak ve zamanla Rusya-Beyaz Rusya Müttefik Devleti’ne bağlanacağız.
 

- Egemen Abhazya’ya yönelik Orta Asya veya Avrupa devletlerinin ilişkilerinde bir değişiklik olduğunu söylemek mümkün mü?
 

Şu anda bunu değerlendirmek zor. Bazı devletlerin (Asya, Afrika, Latin Amerika, Orta Amerika) bize karşı tutumlarında yumuşama olduğunu söylemek mümkün. Avrupa Birliği, anlaşıldığı üzere tüm dünya değil, sadece 27 ülke. AB ülkelerinin tümü Kosova’yı dahi tanımadı. AB’nin Kafkasya özel temsilcisi Peter Semneby’ye, Güney Osetya’daki son olaylara kadar ülkemizde Avrupa Birliği’ne daha iyi bakıldığını, ağustos savaşından sonraysa AB’ye karşı ilişkilerin oldukça olumsuz olduğunu söyledim. Ve bunun ciddi sebepleri var. Javier Solana defalarca AB’nin Abhazya’nın tanınmasına karşı olduğunu açıkladı. Üstelik şu anda AB, Beyaz Rusya gibi egemen bir ülkeye baskıda bulunuyor. AB bugüne kadar halen Bolşevik sloganı üzere hareket ediyor: ‘Bizimle olmayan bize karşıdır’.

Güney Osetya’daki ağustos savaşında Avrupa Birliği sustu. Abhazya vatandaşları bunu şöyle anladı: Eğer bizi de Osetleri öldürdükleri gibi öldürselerdi, aynı sessizlik olurdu, AB’de hiç kimse hiçbir harekette bulunmazdı. AB ülkeleri Gürcistan saldırısına karşı aynı şekilde cevap veren Rusya’yı kınadı, Doğu Avrupa ve Baltık ülkeleri Abhazya ile ilgili dış politikalarını Rusya Federasyonu ile olan dostluk ilişkilerimiz prizması üzerinden inşa ediyor ve bu yüzden de cumhuriyetimizi açık düşman olarak kabul ediyorlar.
 

- AB’ye ABD tarafından baskı var.
 

Birleşik Devletler AB’ye az baskı göstermiyor, sonucunda da Avrupalılar bu kadar sert açıklamalar yapıyorlar. Ne Birleşik Milletler ne Türkiye, Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya’yı tanımasına bağlı olarak bazı Avrupa ülke yöneticilerinin yaptıkları bu tür açıklamaları yapmaz. Doğu Avrupa ülkelerinin bazıları şu anda AB’de Amerikan ‘Truva atı’ niteliğinde hareket ediyor. Fransa’nın Avrupa idare merkezlerinin aşama aşama yeni AB katılımcılarının (Polonya gibi) eline geçiyor olmasını hissettiğinden ötürü NATO’ya yeniden niyetlendiği görülüyor.
 

- Abhazya yönetimi şu anda uluslararası ilişkilerin sağlamlaşması için ne gibi eylemlerde bulunuyor?
 

Şu anda Cenevre süreci çerçevesinde müzakereler devam ediyor, ama AB’nin katılımcı niteliğinde yaptığı bu kadar ciddi açıklamalara bağlı olarak, acaba Abhazya’nın bu Cenevre görüşmelerine devam etmesine değer mi sorusu gündeme geliyor. Şimdi müzakere sürecinde bir duraklama oldu. Herkes değişim bekliyor, Gürcistan da bekliyor. Duraksama Cenevre görüşmelerinde hiçbir şeyin kabul edilmiyor olmasından kaynaklandı. Abhazya temsilcileri diplomatik kanalla diğer devletlere seslenme girişiminde bulundu. Ancak bugün tek garanti ve müttefikimiz Rusya’dır. Rusya, dünyadaki en büyük devlet, aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi üyesi. Elbette, bizim BM ile ilişkilerimiz, AB ile işbirliği oluşturmaya karşı öncelikli tercihimizdir. Abhazya ve Gürcistan’ın Avrupa Birliği’nin ‘barıştırıcılığı’ konusunda tutumunun tamamen farklı  olduğunu da hatırlatırım.

BM’ye gelince, Abhazya yönetimi BM Misyonu’nun yetkilerinin, misyonun adının ve şu anki formatının değiştirilmesi şartıyla uzatılmasını destekliyor. Bu misyon artık ‘Gürcistan’daki BM Misyonu’ adını taşıyamaz. Örneğin ‘Abhazya ve Gürcistan’daki BM Misyonu’ şeklinde adlandırılabilir veya başka bir şekilde adlandırılabilir. Bu arada, bu adla olan tabelalarını değiştirmeyi istediğimizde onların yönetimi New York’a danışmak üzere telefon açtı. Bu çok açık bir örnek. Onlar halen bir şeyler umut ediyor.
 

- Politologlar Gürcistan’da rejim değişikliğinin kaçınılmaz olduğunu düşünüyor. Bu ülkedeki yönetim değişikliği müzakere sürecini etkileyebilir mi veya aslında Gürcistan ile müzakerelerin gerekliliği kaldı mı?
 

Gürcü-Abhaz anlaşmazlığının askeri safhası bitti. Gürcistan’da yönetim değişikliği olursa problemlerin çözüleceği yönünde yanlış bir anlayış var. Anlayış yanlış çünkü, aramızdaki karşı duruş son 100 yılda kaçınılmaz oldu. Abhazlar Gürcistan ile başka şekilde değil komşu devletler olarak ilişkileri oluşturmaya hazır. Bu iki halkı birleştirmeye çalışmak oldukça tehlikeli olabilir. Gürcistan’daki rejim değişikliğine gelince, bu kendi işi. Yönetimlerinde kimin olacağını, Saakavşili veya bir başkası olacağına kendileri karar vermeli. Bir derecede aslında Saakaşvili bizim daha çok işimize geliyor.
 

- Neden?
 

Saakaşvili kendi itibarını düşürdü. Hatta Amerikalıların bile bu adamla az zorlukları olmayacak. Onun birisini dinlemek isteyeceği şüpheli. Gürcistan’daki en yakın seçimler de ancak 2013’de olacak, Saakaşvili’nin erkenden değişimi ise Gürcistan için baskılara veya 9 Nisan olayları benzerine neden olabilir.

Onların ‘muhaliflerine’ gelince, belirtmek isterim ki, onlar Abhazya ve Güney Osetya’ya karşı şu anki rejimden daha saldırganlar. Gerçi son zamanlarda orada problemlerin siyasi çözüm yollarının gerektiği söylenmeye başladı. Ancak onlardan hiç biri açık ve net bir şekilde askeri yolun artık mümkün olmayacağını açıklamadı.

Daha önceleri Gürcistan tarafından, Rusya’nın Abhazya’yı hiçbir zaman tanımayacağı, desteklemeyeceği, açıkta bırakacağı yönünde yorumlar geliyordu. Rusya’nın tanımasının ardından Gürcistan tarafından farklı bir propaganda duyulmaya başladı: Siz Abhazlar kimliğinizi kaybetmiyor musunuz acaba? Ancak bugün cumhuriyetimiz Rusya Federasyonu tarafından tanındı ve Abhazya Rusya yapısı içinde değil, karşılıklı saygıya güveniyor.

Rusya ve Abhazya dostluk anlaşması imzaladı, askeri anlaşmaya uygun olarak buraya askeri üsler yerleştirilecek. Bu kabul edilebilir. İngiliz askeri üsleri de Kıbrıs’ta bulunuyor. O zaman Rusya üsleri neden Abhazya’da olamasın? Realist olmak lazım. Bugün Abhazya’nın tek müttefiki Rusya’dır.
 

- Gürcistan bugün Abhazya’ya baskıda ‘halk diplomasisine’ başvurabilir mi?
 

‘Halk diplomasisi’ adlı hareket ilk Gürcü-Abhaz savaşında faaldi. Ama tüm bunlar ciddi değil. Bu tür çalışma metotları onlar tarafından zamanı uzatmak için yürütülüyor. Bu bir hayal.
 

- Abhazya yönetimi, Rusya ile daha çok hangi alanlarda işbirliğini umut ediyor?
 

Gelecek senenin Rusya’nın himayesinde oluşumuzun 200 yılının dolacağını hatırlatırım. Son iki asırdır biz Rusya-Abhazya siyasi, askeri, kültürler ve ekonomik karşılıklı ilişkiler ekseninde yaşıyoruz. Abhazya, Abhazların yerli halk olduğu çok milletli bir ülke, ama rahatlıkla Rusça konuşabilecekleri bir yer olması Rusya’dan turistleri çekiyor.

Ekonomi alanında, öncelikli olarak turizm ve ekolojisi bozulmamış bir ülke olduğunu ifade ederdim. Abhazya mükemmel ekolojik ortama sahip. Günümüzde ‘ekoloji turizmi’ şeklinde bir mefhum var. Asla ucuz bir hat olmayan turizm Abhazya’ya küçümsenmeyecek bir kazanç sağlayabilirdi. İkincisi, ortak olarak insana zarar vermeyen teknoloji ve sanayiyi geliştirmeyi planlıyoruz. Ortak çalışmalar hacmi büyük: Ulaşım gelişmesi, deniz yollarının gelişmesi. Abhazya’da uygun körfezler, havayolu ulaşımı, Sohum ve Gudauta’da havaalanları var. Şu anda havaalanları BM Misyon temsilcilerine, sivil ve askeri uçuşlara hizmet ediyor. Demiryollarının tadilatına ihtiyaç var. Abhazya ve Rusya üniversiteleri arasında yapıcı ilimsel alışverişler var. Cumhuriyetin ekonomi, sosyal-siyasal gelişimi artık sadece artacak.
 

- 2014’de Soçi’de Kış Olimpiyatları yapılacak. Bu ülke için ne kadar faydalı?
 

Abhazya’nın güvenliği açısından Soçi’deki Olimpiyatlar çok önemli kazanç. Çünkü Rusya Abhazya ile birlikte bu bölgenin güvenli olması için her şeyi yapacak.
 

- Abhaz sporcuları Olimpiyatlara katılacak mı?
 

Birçok Abhazyalı sporcu Olimpiyatlara Rusya Federasyonu bayrağı ve daha başka bir çok ülkenin bayrağı altında girdi. Sporcularımızın Olimpiyat oyunlarında Abhazya’yı temsil etmesini umut ediyoruz. Olimpiyatlara hazırlayan Abhazya Olimpiyat Komitesi bulunuyor. Bizler, sporun dünyanın barış mesajı olduğunu, Olimpiyat Oyunlarının politika dışında olduğunu söylüyoruz. Abhazya buna katılmaya hazır. Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin buna tepkisi nasıl olacak şu an söylemek zor. Her halükarda Olimpiyatların Abhazya’ya yakın bir yerde yapılacak olması devlet sınırlarının güçlenmesine, Gürcü-Abhaz ve Kodor Vadisi güvenliğinin sağlamlaşmasına neden olacak.  ÖZ/FT
 

Denis Tretyakov’ın Rosbalt için 24 Mart’ta yaptığı röportajı Ajans Kafkas için Özlüm Güngör Türkçeye çevirdi.

28.03.2009  Ajans Kafkas

 Abhazya Rusya Federasyonu Büyükelçisi İgor Akhba, ulıuslararası sempozyuma katıldı

Sankt Petersburg, Abhazya Devleti Rusya Federasyonu Büykelçisi İgor Akhba, ‘Devletlerin günümüzde enformasyon alanındaki imajı’ adlı uluslararası sempozyuma katıldı. Alınan bilgilere göre, forum, 24-25 Mart tarihlerinde Sankt Petersburg'da, Sankt Petersburg Üniversitesi tarafından organize edildi.

Foruma, Sankt Petersburg belediyesi temsilcileri, ünlü siyaset bilimcileri ve gazeteciler katıldı.

Sempozyuma, Rusya Federasyonu’nun özel davetli bir çok ülkenin Büyükelçileri katıldı, davetlilerin arasında Abhazya Devleti Rusya Büyükelçisi İgor Akhba’da vardı.

İgor Akhba, ‘Çağımızda enformasyon çok önemli, ülkelerin dünya çapında halkın gözündeki imajını oluşturmakta. Dolayısı ile Rusya Federasyonu'nun Abhazya’yı tanımasından sonra yeni bir sayfayla yoluna devam eden ülkemiz için de büyük önem taşımakta’, dedi.

27.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Kafkasya’da herkes için ‘malum’ olanı sonunda Tiflis’e arka çıkan Batılılar da ilan etti: 7 Ağustos 2008’de Kafkasya’daki savaşı Gürcistan Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili çıkardı.

Almanya’nın saygın dergisi Der Spiegel, AB’nin yürüttüğü soruşturmada savaşı Tiflis’in iddia ettiği gibi Rusya’nın değil Saakaşvili’nin çıkardığı sonucuna vardığını yazdı. Dergiye göre savaşı önceden planlayan Saakaşvili “2 Nolu Gizli Emir”le operasyonu başlattı. 2002-2006 arası BM Genel Sekreteri’nin Gürcistan-Abhazya sorunuyla ilgili özel temsilciliğini yapmış İsviçreli bayan diplomat Heidi Tagliavini’nin başkanlığındaki soruşturma komisyonu, Gürcistan’ın tampon bölgedeki Gürcü Barış Gücü'nün komutanı Mamuka Kuraşvili’nin 7 Ağustos 2008’de kameraların karşısında yaptığı “Gürcistan bütün bölgelerinde anayasal düzeni sağlamaya karar vermiştir” açıklamasından hareketle savaş emriyle ilgili gizli belgenin varlığını tespit etti. Kuraşvili’nin o zaman herkesin ‘savaş ilanı’ olarak tevil ettiği sözleri, esasen 7 Ağustos 2008 tarihli 2 Nolu Emir’den naklettiği anlaşıldı. Komisyonun Moskova’da dinlediği Rus Genelkurmay Başkan Yardımcısı Anatoli Nogovitsin de, Rus gizli servislerinin 2 Nolu gizli emrin varlığından haberdar olduklarını söylediği aktarıldı. Gürcistan hükümetinin belgeyi “Devlet sırrı” diyerek komisyona göstermeyi reddettiğini belirten Der Spiegel, “Bu belge savaşı kimin çıkardığını aydınlatabilir” yorumunu düştü.

Kuraşvili savaşı ilan ederken “hedefin Rus ordusunu geri püskürtme olduğuna” dair herhangi bir açıklamada bulunmadığı da hatırlatıldı.

Zaten Saakaşvili, 8 Ağustos’ta saat 12:20’de “Güney Osetya’nın çoğunluğu özgürleştirilmiştir” açıklamasını yapmıştı. Ta ki Rusya müdahale edip Gürcü ordusunu geri püskürttükten sonra Saakaşvili söylem değiştirip işgale karşı savunma yapmak zorunda kaldıklarını iddia etmeye başlamıştı. Saakaşvili bu konuda 180 derecelik ilk dönüşünü Gürcü askerlerinin Güney Osetya’dan tamamen çıkartıldığı dördüncü günde yapmıştı. Rus ordusu Tiflis’e 50 km kadar yaklaştığında kameraların karşısına geçen Saakaşvili, 7 Ağustos’ta saat 22.00’de 150 Rus tankının ünlü Roki geçidinden Güney Osetya’ya girdiğini öğrendiğini ileri sürüp “Operasyondan başka seçenek yoktu” demişti.

Gel gör ki bölgede görev yapan Batılı askeri gözlemciler tarafından da tespit edildiği üzere, 7 Ağustos sabahı Saakaşvili 12 bin asker ve 75 tankı Güney Osetya sınırına yığmıştı. Bu da Saakaşvili’yi açıkça yalanlayan bir durumdu. Gürcü tanklarının sınırdan 8-10 km içerdeki köylere 7 Ağustos’ta saat 23.00’te varıp evleri taradığını da bizzat bölge sakinleri anlatıyor.

‘Ceplerini Gazprom doldurdu’

Gürcistan’ın entegrasyon bakanı Temur Yakobaşvili ise komisyonu yerden yere vuran bir açıklamayla Der Spiegel’i reddetti. Saakaşvili’nin en yakın adamlarından biri olan Yakobaşvili, komisyondaki uzmanların Rus enerji devi Gazprom tarafından finansa edildiklerini öne sürerek kara çaldı. “Böyle bir orijinal belge yok” diyen Yakobaşvili’ye göre, “İddialar Rus yalanları ve dezonfarmasyonunun bir parçası.” Saakaşvili’nin Batı’yı aldattığını ortaya koyan komisyonda Almanya’nın eski Tiflis büyükelçisi Uwe Schramm da yer alıyor. Eski Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer ise komisyona danışmanlık yapıyor.

AB komisyonunun Der Spiegel’in yazdığı şekilde bir rapor açıklaması halinde Saakaşvili’yi Batılı müttefikleriyle sıkıntılı bir süreç bekliyor. Komisyon aynı zamanda Saakaşvili’nin soykırım suçundan yargılanması için uluslararası kamuoyu oluşturmaya çalışan Oset ve Rusların eline güçlü bir silah vermiş olacak. Yani Tiflis’te muhalefetin 9 Nisan’da ‘git’ demeye hazırlandığı Saakaşvili’nin ayakta kalmak için sırtını dayadığı dış payanda da kayıcı...

Kısaca Ağustos'ta Tiflis’e doğru bir ileri bir geri hareketi çekip ‘Tiflis’e gidiyoruz’ diyen Rus askerlerini görünce kravatını kemiren Saakaşvili’yi yeniden boyun bağını çiğnetecek günler yakın...

26.03.2009  Ajans Kafkas

Rusya Federasyonu Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Vladimir Çurov bugün gazetecilere yaptığı açıklamada, Rusya Federasyonu Yüksek Seçim Kurulu ve Abhazya Yüksek Seçim Kurulu arasında en kısa sürede, birlikte bilimsel araştırma ve organizasyonların yapılması için özel bir anlaşmanın yapılacağını bildirdi.

Bu anlaşmanın bir benzerinin de Güney Osetya ile Rusya Federasyonu arasında şu an bulunduğu belirtildi.

26.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

İstanbul, TRT-2’nin Abhazya belgeselinde Abhazya’nın “Gürcistan’a bağlı özerk cumhuriyetlerden biri” olarak sunulması, Abhaz diasporasından tepki çekti.

24 Mart’ta ekrana getirilen Abhazya belgeseli ile ilgili olarak Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi Başkanı İrfan Argun yazılı bir açıklama yaparak TRT’yi etik olmamakla suçladı.

Argun, “Vatandaşı olduğumuz T.C. devletinin televizyonu TRT-2’nin, Abhazya ile ilgili 2007 Kasım–Aralık aylarında çekilen bir belgeseli tam yerel seçimler arifesinde yayına koyacağını öğrendiğimizde bazı kuşkularımıza rağmen sevinmiştik. Devletimizin en nihayet Abhazya ile ilgili bir yumuşama sürecine girdiği gibi bir duyguya kapılmadık desek yanlış olur. Ancak düşünce hala aynı düşünce ve bu düşüncedir ki, o güzelim tabiatın bile reddedeceği bir şekilde ve herhalde dikkatten kaçar diyerek malum kurumların ‘Abhazya Gürcistan’a bağlı özerk cumhuriyetlerden biridir’ tekerlemesini programa oturtmayı ihmal etmemiştir. Bu tabir Gürcistan’la hukuki, siyasi hiçbir bağı kalmayan Abhazya hakkında halkı yanlış bilgilendirmektir ki, en hafif tabirle etik değildir” dedi.

“Daha önce de gazeteci Banu Avar’ın yine TRT’deki Abhazya belgeselinde onur kırıcı rötuşlar yapıldığını” söyleyen Argun, “Abhazya; bağımsızlığını ilan etmiş, kendisine haince yapılan saldırıyı bertaraf etmiş ve bağımsızlığı tanınmış bir ülke statüsü taşımaktadır. Bu saatten sonra yazıklar olsun demekten başka çaremiz bulunmamaktadır. Bu yayınla, acaba camia oylarına ihtiyaç olmadığı mı ifade edilmek istenmiştir. Hangi Abhaz kökenli insan Gürcistan toprak bütünlüğü içerisindeki bir mevcudiyeti kabul eder zannediliyor?” ifadelerini kullandı.

25.03.2009  Ajans Kafkas

Soçi, Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş, Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsız devlet olarak tanınması önerisini parlamentosunda ele almaya hazırlanan Beyaz Rusya'yı Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ile görüştü.

AB'nin tanıma yönünde adım atmaması için baskı altında tutmaya çalıştığı Beyaz Rusya Devlet Başkanı Aleksardır Lukaşenko, parlamenterlerin tanınma yönündeki iştiyaklı desteğine karşın açık vaatten kaçındı. Dün Soçi'de Bagapş'la görüşme sonrası Lukaşenko, eden Abhazya’ya mali yardım sözü verirken, Abhazya'nın resmen tanınmasıyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı.

Lukaşenko geçen hafta Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev'le yaptığı iki görüşmeyi hatırlatarak, "Rusya Devlet Başkanı ile kendisinin halihazırda bu bölgedeki ekonomik sorunları ve sürece Beyaz Rusya'nın da iştirakini tartıştık. Çoğunluğu ekonomik olmak üzere çok sayıda konuşulacak konu var. Genelde bağımsızlığı elde ettikten sonra tartışılacak çok şey olur. Beyaz Rusya'nın katılımı bölgedeki problemlerin çözümüne yardımcı olursa bundan memnuniyet duyarız" dedi.

Lukaşenko, Abhazya'yı tanımanın da Beyaz Rusya Parlamentosu'na kalmış bir mesele olduğunu belirttti. 2 Nisan'da öneriyi ele alacak olan parlamentonun neredeyse tamamı Lukaşenko'ya sadık vekillerden oluşuyor. AB, Beyaz Rusya'nın Abhazya ve Güney Osetya'yı tanımasını önlemek için üst düzey yetkililere dayatılan ambargoyu dondururken Moskova da Minsk'in ekonomik sıkıntılarına çare olması için 1.5 milyar kredi açarak müttefikini sağlam tutmaya çalışıyor.

AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana geçen ay Minsk'e yıllar sonra AB'den ilk üst düzey ziyareti gerçekleştirerek Abhazya ve Güney Osetya'ya karşı lobi yapmıştı.

24.03.2009  Ajans Kafkas

 Meclis Başkanı Aşuba, BM özel temsilcisi Joseph Stefanidis ile görüştü

Sohum, Abhazya Millet Meclisi Başkanı Nugzar Aşuba, BM Genel Sekreterliği Özel Temsilcisi Joseph Stefanidis’i kabul etti. Yapılan görüşme, bilgilenme ve tanışma içerikliydi.

Meclis Başkanı Aşuba, toplantının başında konuşmasında, Abhazya’nın sınırlarda istikrarı sağlamaya çalışan ve sorunun çözülmesinde aracılık yapmaya çalışan BM Genel Sekreterliği temsilcileri ile her zaman olumlu ilişkilere sahip olunduğunu, bundan sonrada açık ve yapıcı ilişkilerin devam edeceğini vurguladı.

Joseph Stefanidis, BM Genel Sekreterliği tarafından ona verilen bu görevin bir ayrıcalık olduğunu ve bu görevi layığı ile yapmak için, Abhazya etrafındaki çözümlenmeyi bekleyen zor sorunların çözümlenmesi için büyük çaba sarfetmeye hazır olduğunu bildirdi. Stefanidisi, ilerideki yapmayı planladıklarını ve Parlamento ile yakın ve açık bir iletişimde bulunmayı düşündüğünü açıkladı. Stefanidis, Devlet Başkanı Bagapş’la yaptığı görüşmeden büyük biz memnuniyetle ayrıldığını, Abhazya tarafının ölçülü ve yapıcı bir yaklaşıma sahip olduğundan emin olarak ayrıldığını belirtti.

24.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Dış politikayla ilgili tez hazırlayan 8 öğrenci, Abhazya’yı tanıma amaçlı ülkemize bir ziyaret düzenlediler.

Öğrenciler bugün Dışişleri Bakanlığı'nı ziyaret ettiler. Dışişleri Bakanlığı'nda öğrencilerle Dışişleri Bakanı Sergey Şamba ve Dışişleri Bakanı Yardımcısı Maksim Gunciya görüştü. Öğrenci misafirlere, Abhazya’nın bugünkü durumu hakkında bilgi verildi.

Maksim Gunciya, ‘Biz toplantı sürecinde öğrencileri ülkemizin tarihi, bugünkü durumu ve gelişme perspektifleri ile ilgili bilgilendirdik’, dedi.

Öğrenciler ilgilerini çeken bir çok sorunun cevabını buldular.

23.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Abhazya, Rusya Federasyonu içindeki Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerine karadan ulaşımı üç katı kısaltan bir yol projesi üzerinde duruyor.

Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş, Karaçay-Çerkes üzerinden Abhazya’ya yeni bir yol inşa etmeyi planladıklarını açıkladı.
Abhazya’nın Kuzey-Doğu'suna düşen Kodor Vadisi’nden Karaçay-Çerkes’in Dombay Geçidi üzerinden Kuzeye uzanan yol projesiyle ilgili Bagapş, "(Kuzey Osetya’nın başkenti) Vladikavkaz’dan buraya gelmek için 16-17 saat yol kat etmeniz gerekiyor. Eğer bu yolu inşa edebilirsek Vladikavkaz’a 5-6 saatte varmamız mümkün olacak” dedi.

Karaçay-Çerkes ile Abhazya arasındaki bağlantıyı kurmak için 22 kilometrelik bir yol inşasının gerektiğini belirten Bagapş, ileriye dönük olarak Rusya Federasyonu’ndan Abhazya’nın Karadeniz’deki limanlarına yük taşımacılığının da çok kolaylaşacağını kaydetti. Bagapş, “Her şeyden önce bu yolu Rusya’dan dinlenmek ve tatil yapmak için gelen turistler kullanacak. Ruslar için bu yol güzel ve güvenli bir güzergâh olacak” dedi. Abhazya, Rusya Federasyonu ile karadan tek bağlantıyı ülkenin batısındaki Psou-Adler sınırından sağlıyor.

23.03.2009  Ajans Kafkas

 Dimitri Medvedev, Abhazya ve Güney Osetya'nın devlet sınırlarının ortaklaşa korunması ile ilgili kararnameyi imzaladı

Rusya Devlet Başkanlığı Basın merkezi başkanı Natalya Timakova'dan aldığı bilgiye göre Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Abhazya ve Güney Osetya'nın devlet sınırlarının ortaklaşa korunması ile ilgili kararnameyi imzaladı.

Rusya ile iki bağımsız ülke arasında yapılan dostluk ve işbiriliği anlaşması ile Abhazya ve Güney Osetya'nın devlet sınırlarının birlikte korunması kararı alındı. Karar 17 Eylül 2008 tarihinde "büyük Anlaşma" olarak taraflar arasında imzalanan anlaşmada belirtilmiş, Rusya Parlamentosu tarafından  Ekim - Kasım 2008 tarihinde yapılan görüşmelerde onaylanmıştı.

20.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Moskova, Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Abhazya ve Güney Osetya’yı Moskova’nın askeri şemsiyesi altına alacak anlaşmalarla ilgili çalışmaların sürdürülmesi talimatı verdi.

Ağustosta Gürcistan’ın çıkardığı savaşın ardından Batı’nın şiddetli protestolarına aldırmadan iki cumhuriyetin bağımsızlığını tanıyan Rusya, Abhazya ve Güney Osetya’ya üs kuracağını teyit etti. Moskova Abhazya ve Güney Osetya’nın Gürcistan’la olan sınırlarını muhafaza ederek Tiflis’in yeniden iki bölgeyi denetim altına alma girişimlerinden koruyacağını belirtti. Kremlin sözcüsü Natalya Timakova Rusya’nın bu konudaki tutumunu bugünkü açıklamasında şöyle ortaya koydu: "Devlet Başkanı Dimitri Medvedev Abhazya ve Güney Osetya ile bu cumhuriyetlerin sınırlarının korunması konusundaki anlaşmaların imzalanmasını emretti.” Moskova, iki cumhuriyetle siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkileri geliştirmek için ikili anlaşmaları imzalamıştı.

Kara Kuvvetleri Komutanı Vladimir Boldirev de üs kurma çalışmalarının devam ettiğini açıkladı. Boldirev, "Bu yaz Güney Osetya ve Abhazya’ya yerleştirilen dördüncü ve yedinci Rus üslerdeki askerler gerek mermilerle arama tatbikatı yapacak. Atış poligonlarının yerleri belirlendi. Üsteki askerler bu yıl geniş çaplı Kafkaz 2009 tatbikatına katılacak” dedi.

Rusya’nın iki bölgede üsler için 10-12 milyar ruble harcayacağı açıklanmıştı. Geçen hafta Abhazya 49 yıllığına, Güney Osetya da 99 yıllığına Rus üsleri için yer tahsis etme kararı almıştı.

20.03.2009  Ajans Kafkas

Moskova, Gürcistan, ağustostaki savaşın ardından Moskova ile kopan ilişkileri yeniden yoluna koymanın yollarını ararken Rusya’dan Abhazya ve Güney Osetya’nın tanınması kararından vazgeçmesini istemeyi de ihmal etmiyor. Ancak Rusya, bir kez daha iki bölgenin tanınması yönündeki kararında sıkı sıkıya durduğu mesajını vererek Tiflis’i ters yüz etti.

Gürcistan Parlamento Sözcüsü David Bakradze Perşembe günü Tiflis’in Moskova ile diyaloga hazır olduğunu ancak bunun için önce Gürcistan’ın toprak bütünlüğü prensibine dönülmesi gerektiğini söyledi. Gürcü öğrencilerle toplantısında Rusya’dan Güney Osetya ve Abhazya’yı bağımsız devletler olarak tanıyan kararını çöpe atmasını isteyen Bakradze “Abhazya ve Güney Osetya ile ilgili tüm problemler Gürcistan’ın parçası oldukları takdirde çözülebilir” dedi.

Tiflis’le ilişkileri düzeltmek için hiç de acelesi olmayan hatta umursamayan Rusya’nın yanıtını vermek ise Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Andrey Nesterenko’ya düştü: “Gürcistan’la diyalogu başlatma amacıyla Rusya Abhazya ve Güney Osetya ile ilgili kararından geri dönmeyecek.” Sözcü "Bu yaklaşımda yeni bir unsur ancak bu yeni yaklaşım toprak bütünlüğü şartı üzerine olmamalı. Geri dönüş yok. Abhazya ve Güney Osetya Rusya tarafından bağımsız devletler olarak tanındı ve onlara eşit muamelede bulunulmalı. Bunun dışındaki yaklaşımlar kabul edilemez” ifadelerini kullandı. Rusya Abhazya ve Güney Osetya’yı tanıma kararını her iki cumhuriyetle karşılıklı elçi teatisiyle perçinlemiş durumda. Üstelik iki bölgeyle ileriye dönük askeri işbirliğinin altyapısı hazırlanıyor.

20.03.2009  Ajans Kafkas

 Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Avrupa Birliğinin Güney Kafkasya özel temsilcisi Peter Semnebi ile görüştü

Sohum, Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Avrupa Birliği Güney Kafkasya Özel Temsilcisi Peter Semnebi’nin önderliğini yaptığı, Avrupa komitesi ile görüştü.

Apsnypress  ajansının Abhazya Dışişleri Bakanlığı kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Avrupa Birliği Güney Kafkasya Özel Temsilcisi Peter Semnebi ile yaptığı görüşmede, Avrupa Birliği ile Abhazya ikili ilişkilerinin geliştirilmesi konusunda fikir birliği içerisinde olduklarını, bu atmosferi hazırlamak için gerekli çalışmaları yapmak üzere prensip kararına vardıklarını açıkladı.

Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Avrupa Birliğinin Abhazya’nın statüsü konusundaki katı tutumuna rağmen, Avrupa birliği ile sosyal ve ekonomik alanlarda ilişkileri geliştirme imkanının bulunduğunu söyledi.

19.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Sohum yönetimi, Gürcistan’dan yana tavrı ve Abhazya’nın tanınmasına karşı katı tutumuna rağmen AB ile işbirliği istiyor.

AB’nin Güney Kafkasya özel elçisi Peter Semneby başkanlığındaki Avrupa heyetini Sohum’da ağırlayan Abhazya yönetimi, AB ile birlikte çalışmaktan yana olduğu mesajı verdi. Semneby önceki gün Devlet Başkanı Sergey Bagapş’la görüşmesinin ardından dün de Dışişleri Bakanı Sergey Şamba ve Başbakan Aleksandr Ankuab’la bir araya geldi. Görüşmelerin ardından Şamba, Abhazya’nın AB ile ikili ilişkileri geliştirmekten yana olduğunu belirtirken, Abhazya’nın statüsünün de hiçbir şekilde pazarlık konusu edilemeyeceğini vurguladı. "Abhazya’nın bağımsız devlet olarak tanınmasına karşı sert tutumuna rağmen Avrupa kurumlarıyla farklı alanlarda işbirliğine gitmek mümkün” diyen Şamba, AB’den pragmatik yaklaşımla yeni bir politika benimsemesini umduklarını belirtti. Ankuab da ekonomik, sağlık, eğitim ve sosyal alanlarda AB ile işbirliği istediklerini anlattı.

Bagapş ise, dünkü görüşmede, AB’yi Gürcistan yanlısı tutumundan dolayı eleştirip, “AB tarafsız değil, Gürcistan yanlısı. Çatışma süreciyle ilgili AB Özel Temsilcisi ve Cenevre süreci eş başkanı Pierre Morel tarafsız davranmıyor” demişti.

19.03.2009  Ajans Kafkas

Ankara, Beyaz Rusya (Belarus), Abhazya ve Güney Osetya’nın tanınmasını gündemine aldığından beri AB’nin baskısı altına girerken Abhaz diasporası da Batılı şantajları kınayıp Minsk yönetiminin atacağı adımları desteklemek için harekete geçti.

AB’nin Abhazya ve Güney Osetya’nın tanınmasını engelleme çabalarını kınamak için 16 Mart’ta Ankara’da AB’nin Türkiye temsilciliği önünde bir protesto gösterisi düzenleyen Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi ve Ankara Abhaz Derneği, ikinci ve üçüncü protestoya hazırlanıyor.

Kafkas diasporası 23 Mart ve 30 Mart tarihlerinde Gaziosmanpaşa-Uğur Mumcu Caddesi’ndeki AB temsilciliği önünde yine gösteriler yapacak.

Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi ve Ankara Abhaz Derneği gösterilere katılım çağrısında bulunurken şu açıklamayı yaptı:

“İnsan hakları ve demokrasiyi sadece kendine hak gören AB, birliğine dahil olmayan ülkelere dahi şantaj yaparak dünyayı istediği gibi şekillendirmeye, suni haritalar oluşturmaya çalışıyor. Belarus parlamentosu 2 Nisan 2009'da yapacağı toplantıda Abhazya'nın tanınmasını oylayacak. AB bu oylama nedeniyle, egemen bir devletin, Belarus'un parlamentosunu tehdit ediyor. Abhazya'ya, bağımsızlığa, tanınmaya Belarus'un onurlu parlamentosuna destek için başlatılan kampanya çerçevesinde 2 Nisan'a kadar üç hafta üst üste Ankara'da AB Türkiye Temsilciliği önünde, protesto yapılacaktır. Yılgınlığa düşmediğimiz ve düşmeyeceğimizi, en güçlü silahımız dayanışmamız ve umudumuzu; mızıkalarımız ve danslarımızla AB'ye duyuracağız.”

AB, Pazartesi günü Abhazya ve Güney Osetya’yı tanıma gündemini rafa kaldırması için Beyaz Rusya’ya yönelik ambargoları askıya almayı teklif etmişti. Karara göre Minsk AB’nin istediği gibi hareket ederse Beyaz Rusya liderlerine 2006’da dayatılan vize yasağı uygulanmayacak. AB bu ambargoyu, eski ABD Başkanı George W. Bush’un “Avrupa’nın son diktatörü” damgasını vurduğu Aleksander Lukaşenko’nun 2006’daki seçimlerde muhalefeti bastırdığı gerekçesiyle üzerine dayatmıştı.

19.03.2009  Ajans Kafkas

 Rusya Federasyonu, pasaportların "Doğum Yeri" bölümüne Gürcüstan yazılmasını araştıracaklarını söz verdi

Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Moskova'dan Sohum'a döndüğünde yaptığı basın açıklamasında, Abhazya vatandaşlarına verilen yurt dışı pasaportlarında "doğum yeri" hanesine Gürcistan yazılması ile ilgili sorunu Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Grigory Karasin ile görüştüklerini ve onların bu konuyu araştıracaklarını belirtti.

Bilindiği üzere vatandaşlar, Abhazya Dışişleri Bakanlığı'na Abhazya Cumhuriyeti Vatandaşları'nın Rusya tarafından verilen yurt dışı pasaportlarında "doğum yeri" hanesine Abhazya yerine Gürcistan yazıldığı şikayetinde bulunmuştu. Daha önceleri alınan pasaportlarda "doğum yeri" hanesine her zaman için "Abhazya" ya da "Abhazya Otonom Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti" (Abhazya OSSC) yazılı oluyordu.

Sergey Şamba, "Biz, pasaportların fotokopilerini hazırlayarak Rusya Dışişleri Bakanlığı üst düzey yetkililerine ilettik ve sorunun çözülmesini istedik. Yetkilliler sorunun çözüleceğini belirtti" dedi.

Sohum, Abhazya’da 1992-1993 savaşında başarıyla sonuçlanmasa da Gürcü işgaline karşı direnişi ‘kurtuluş savaşı’na dönüştüren 15-16 Mart Sohum taarruzu 16’ıncı yıldönümünde anıldı.

İşgal altındaki başkent Sohum’u geri almak için büyük bir hamle yapan Abhazya güçleri 400 asker yitirmiş, 70 kişi kaybolmuş ve 1000 kişi yaralanmıştı.

Abhazlar her yıl olduğu gibi bu yıl da 15-16 Mart taarruzunda yitirdikleri canlarını anmak için başkent Sohum’daki Zafer Parkı’nda bir araya geldi. 16 Mart’taki törene devlet erkanının yanı sıra gaziler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Abhazya’nın ‘Vatan Savaşı’ diye andığı 1992-1993 savaşında hayatını kaybedenler anasına anıta çelenk bırakıldı, konuşmalar yapıldı.

Gençlere ‘geçmişin fedakârlıklarını unutmayın’ mesajının verildiği törende Tomsk bölgesinden gönüllü olarak savaşa katılıp yaşamını yitirmiş Andrey Yunçes için sonradan verilen Leon Nişanı babası Feliks Yunçes’e takdim edildi. Feliks Yunçes “Oğlum burada, Zafer Parkı’nda yatıyor. Abhazya’nın geleceğine inanıyordum ve oğlum Andrey hayatını boşu boşuna vermedi. 20 yaşındaki oğlumuzu kaybettikten sonra da eşimizle yaşama gücü bulduk, bir oğlumuz daha yetişiyor” diye konuştu.

‘Abhazya Kahramanı’ unvanına sahip milletvekili Vladimir Naçaç da “15-16 Mart 1993,  kanlı savaş tarihinin trajik günleridir. Birçoğu cepheden dönemedi. Birçok ailenin tek olan oğullarını kaybetmiş olmalarını söylemek bana zor geliyor… Başkentin kurtarılması amacıyla yürütülen ancak başarıyla sonuçlanamayan mart operasyonu Abhazya ordusunun gelecek zaferinin temeli oldu” dedi. Naçaç, o trajik günlerde ölen askerlerin annelerinin ‘Gürcü işgalcilerine karşı silahlı direnişin devam etmeli’ diye cesaret verdiğini anımsattı.

1993’te Kafkasya Dağlı Halkları Konfederasyonu’nu yöneten Ruslan Gvaşev ise “Eğer mart operasyonu olmasaydı, Gürcistan Devlet Konseyi güçlerine karşı zafer olmazdı. Mart saldırısından sonra artık kimse durdurulamadı, yaşlı genç herkes cepheye gitti ve bu savaş işte o zaman gerçekten halk savaşı oldu” dedi.

14 Ağustos 1992’de başlayan savaş 30 Eylül 1993’te Abhazya’nın zaferiyle bittiğinde onlarca Abhaz askerinin cesedi Sohum Devlet Hastanesi’nin yakınındaki kireç kuyusunda bulunmuştu. Görgü tanıklarına göre yaralı ve esir Abhaz askerleri diri diri bu çukura gömülmüştü.

Tiflis’te kutlama

Gürcistan ise 15-16 Mart 1993’ü taarruzun püskürtüldüğü gün olarak kutluyor. 15 Mart akşamı Tiflis’teki Kahramanlık Meydanı’nda savaşta ölenlerin anısına dikilmiş anıtın önünde yapılan kutlamaya gaziler, mülteciler ve yetkililer katıldı.

Abhazya tarafından savaşa katılan 12 bin kişiden 3 bini ölmüş, 5 bini yaralanmıştı. Abhazya’ya yardım için Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinin yanı sıra Rusya’nın farklı bölgelerinden ve Türkiye, Suriye gibi diaspora ülkelerinden gönülleler seferber olmuştu.

17.03.2009  Ajans Kafkas

Moskova, Güneş Osetya yönetiminin Moskova’yı yardımları durdurarak yeniden inşa sürecini baltalamakla suçlamasının ardından Rusya Maliye Bakanlığı, Sohum ve Shinval’le yardım anlaşmalarına imza atıldığını duyurdu.

Bakanlığın açıklamasına göre Güney Osetya’ya 80 milyon dolar (2.8 milyar ruble), Abhazya’ya 68 milyon dolar (2.36 milyar ruble) mali yardım yapılacak. Paralar memur maaşları, çocuk ihtiyaçları, emekliler, gıda ve ilaç giderleri için harcanacak. Bunun yanı sıra Güney Osetya’ya savaşta yıkılan binaların yeniden inşa edilmesi için vaat edilmiş olan 8.5 milyar ruble (245 milyon dolar) yardımın da yapılacağı teyit edildi.

17.03.2009  Ajans Kafkas

Sohum, Ünlü Abhaz şairi anma töreni Gudauta müzesinde gerçekleşti.

Anma töreni için toplanan, akrabaları, arkadaşları, meslektaşları anılarını paylaştılar. Taif  Acba’nın ismini taşıyan Açandara okulu öğrencileri şairin şiirlerini okudu.

Yazarlar, ‘Abhazya’da Taif Acba’nın en az bir şiirini bilmeyen herhangi bir kişi yoktur herhalde. Her okunuşunda ayrı bir detay farkedilirdi şiirlerinde’, diye konuştular.

Yazar Vladimir Zantarya, ünlü yazarın adını ölümsüzleştirmek için, isminin Sohum'da bir sokağa verilmesini ve evinin duvarına hayatını anlatan bir tabela hazırlanmasını önerdi. Zantarya, ‘Bizlerde bu güzel şiirleri, rusça, ingilizce, türkçe gibi bir çok dile çevirmeye çalışmalıyız’, diye ekledi.

Abhazya 1992–1993 Savaşı sırasında 9 Ekim tarihinde Gürcü milisler tarafından evinden alınıp götürülen ünlü şairden bir daha haber alınamadı. Şairin ismi de maalesef savaş sırasında kayıp olanların arasında yer almakta.

12.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

 Gal Bölgesi'nde gene mayın patladı

Gal, Gal Bölgesi Emniyet Amiri Laurens Koghoniya’nın verdiği bilgiye göre, 10 Mart Salı günü saat 21:30 sıralarında Abhazya'nın Gal Bölgesi Çuburkhinc köyü yakınlarında bulunan İngur nehri ana sınır köprüsü kontrol noktasına bir kilometre kala ana yol üzerinde giden "Mercedes" marka otomobil yola döşenen mayının patlaması sonucu parçalandı. Araç sürücüsü Meuri Sulhan Gulua bu olayı hafif yaralarla atlattı. Fakat sürücünün aracınca çok büyük hasar oluştu.

Koghoniya, mayının, gece o bölgede devriye gezen güvenlik görevlilerine hazırlanmış bir saldırı olabileceğini, bölge sakinlerinin aracına tesadüf etmiş olabileceği ihtimalini gözardı etmediklerini belirtti.

Olay bölgesinde emniyet görevlileri gereken incelemeyi yürütmekte.

12.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Gal, Bu sabah Gal Bölgesi'nde Rus askerlerini taşıyan bir zırhlı araç devrildi. Kazadan zarar gören olmadı.

Olay Gal Bölgesi Şaşikvara köy yolunda meydana geldi. Emniyet görevlilerinin verdiği bilgiye göre, otoyolda tekerinin patlaması sonucu devrilen zırhlı araç ters dönerek şarampole yuvarlandı. Kaza sonucunda kimsenin zarar görmediği belirtildi.

12.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Strasburg, Geçen yıl ağustosta Gürcistan’ın Güney Osetya’ya saldırmasıyla çıkan savaşın tarafları bu kez kartlarını Strasbourg’ta açıyor. Güney Osetya’dan Gürcistan aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) 2700 dava açılırken Gürcüler de boş durmuyor. ‘Anayasanın 42. Maddesi’ adlı Gürcü sivil örgütü Rusya aleyhine 391 dava dosyasını Strasbourg’a gönderdi.

Başvuruları şubatta ‘Açık Toplum-Gürcistan’ örgütünün desteği ile gerçekleştirdiklerini belirten ‘Anayasanın 42. Maddesi’, “Eylül 2008’den bugüne kadar avukatlarımız Güney Osetya savaş bölgesindeki köylerden ve Gori bölgesindeki vatandaşlardan bin kadarı ile görüştü. Zarar görenler, özellikle Rusya tarafından gaddarlığa maruz kaldıklarını açıklıyorlar” açıklamasını yaptı.

Maddi ve manevi tazminat talepleriyle açılan davalarda Rusya’ya ‘hava saldırıları sonucunda insanların ölmesi’, ‘yasadışı gözaltı’, ‘mülkiyetin yok edilmesi’, ‘milli kimliğe bağlı olarak kovalama ve ayrımcılık’ suçlamalarının yöneltildiği belirtildi.

Rusya savcılığı da Gürcistan aleyhinde Güney Osetya halkını imhaya kalkışmak suçlamasıyla AİHM ve Lahey’deki BM Uluslararası Adalet Divanı’na dava açmak için delilleri toplamıştı.

Ekim başında AİHM’de Güney Osetyalıların Gürcistan aleyhine açtığı dava sayısı ise 2700’ü bulmuştu. Mahkeme bunlardan yedisinin görüşülmesine öncelik vermişti.

Barış ve Sosyal Adalet İçin Abhazya Anneleri Hareketi, Güney Osetya’ya Yardım Gönüllüler Merkezi, Ayaayra (Zafer) hareketi, Abhazya Merhameti Kızkardeşler Birliği de BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve BM Güvenlik Konseyi’ne Gürcistan Devlet Başkanı Mikhail Saakaşvili’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması talebiyle başvurmuştu. Human Rights Watch da ocakta hem Gürcistan hem Rusya’nın olası savaş suçları ve insan hakları ihlallerinin soruşturulması çağrısında bulunmuştu.

12.03.2009  Ajans Kafkas

Sohum, Geçen yıl savaşçı kesilen Gürcistan yüzünden şiddetli bir yaz geçiren Abhazya, tam da küresel krizin yaşandığı bir dönemde bütün umutlarını bu yılki tatil sezonunu huzurlu bir şekilde geçirmeye bağladı.

Yeni sezona hazırlıklarına sürdüren Abhaz yetkililer, turizmi baltalayacak bir gelişmenin olmamasını temenni ediyor.

Geçen yıl Haziran ve Temmuz'da Gagra ve Sohum’da meydana gelen patlamalarda biri Rus turist 13 kişi yaralanmıştı. Ağustos'ta ise malum Gürcistan’ın Güney Osetya’ya saldırmasıyla savaş çıkmıştı.

Sovyet dönemindeki şaşalı günlerini arayan Abhazya’da 51 müessese turistik hizmet veriyor. Halbuki bu rakam 1990 öncesi 138’di.

Abhazya Turizm Komitesi Başkan Yardımcısı Vyaçeslav Bartsıts, 1992-1993 Savaşı sonrası Abhazya’daki en verimli sezonun 2007’de yaşandığını belirterek, “2007’de sağlık turları ile 120 binden fazla kişi ülkeyi ziyaret etti. 700 binden fazla kişi de bir günlük turlarla geldi. Herkes biliyor ki Abhazya özellikle Soçi’de dinlenen turistler için gezilecek yerler açısından zengin bir yer” dedi.

Bartsıts, küresel ekonomik kriz ortamında Abhazya’nın tur ve hizmet fiyatlarını arttırmadıklarını, bazı müesseselerin de fiyatları yüzde 15-20 aşağı çektiğini belirterek “Gelecek turistlerin ülkemizde ucuz ve kaliteli tatil imkanı var” diye konuştu.

Gürcü-Abhaz Savaşı sonrasında Sohum’da iki Rus askeri sanatoryumu dışında tek bir sağlam otel kalmamıştı. Bugünse başkentte Ritsa, Atrium-Viktoriya, İnter-Sohum, Yasemin, Otel-Sohum, Beıi parus, Aytar, Dendropark gibi konforlu oteller hizmet veriyor.

Abhazya’nın en büyük problemlerinden biri, yazın turist yoğunluğu olduğu dönemde Krasnodar tarafından Psou nehri sınırındaki yığılma. Şimdilik bu sorunu çözmek mümkün değil, ancak turizm komitesi bu sene sınır geçişinin daha rahat olmasını umut ediyor.

11.03.2009  Ajans Kafkas

 Sergey Bagapş, 80. yıl dönümü dolayısı ile bilim adamı Şota Arstaa’yı kutladı

Sohum, Devlet Başkanı Sergey Bagapş, 80. yıl dönümü dolayısı ile bilim adamı Şota Arstaa’ya kutlama mesajı yolladı.

‘Tüm hükümet adına 80. yıl dönümünüzü en içten dileklerimle kutluyorum! Siz tüm hayatınızı Abazcayı araştırmaya adadınız. Siz bu vatana bir çok hatırı sayılır dilbilimci kazandırdınız. Gerek okul, gerek yüksek öğrenimde Abazca öğretim kitaplarının hazırlanmasında emeğiniz çok büyük. Bir çok bilimsel araştırmanın temeli sizin tarafınızdan atıldı. Abhazya Bilim Akademisi'nin kurucularındansınız. Sizin başkanlığını yaptığınız bilim akademimiz, çok kısa zamanda bir çok dış ülkelerin bilim merkezleri ile iletişim kurmuştur. Abhaz dilinin korunması ve gelişmesi için işinizin üstüne titrediniz’, diye vurgulanıyor tebrik mesajında.

Segey Bagapş, Arstaa’ya sağlık ve çalışmalarında başarılar diledi.

10.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Kendisi çoktandır yaşayan klasik olarak adlandırılıyor. Dünyanın tanınmış yazarı,  zamanımızın en sert eleştirmenlerinden biri. Dış görünüşünde antik bir şeylerin olması tesadüfi değil: Gururlu bir profil, asil cephe… 6 Mart’ta İskander 80 yaşına girdi. Yaş, Abhazyalı düşünüre sadece değer kattı, onun mükemmel kitapları ise her zaman insanlara umut veriyor.

Fazil Abduloviç, Abhazya’da doğdunuz, Moskova’da yaşıyorsunuz. Kendinizi nasıl bir yazar olarak hissediyorsunuz?
 

Yazar için milliyet yazdığı dil ile belirleniyor. Ben, Rus yazarım, ama Abhazya sanatçısıyım. Ve benim Abhazyalı oluşuma hiç kimse hiçbir zaman takılmadı. Ben de ne Rus milliyetçiliği, ne bir başkasını tecrübe etmedim.
 

Milliyetçilik bugün aktüelliğini kaybetmedi mi?
 

Zerre kadar kaybetmedi. Güneydeki Araplar da tüm gücüyle gayret ediyor ve bizde, Rusya’da da örnekler maalesef az değil.
 

Moskova’da şu anda Ortadoğu'dan birçok vatandaş çalışıyor. Paris’te yaşanan olayların bizde de tekrarlaması mümkün mü?
 

Umarım ki, hayır. Arap gençleri çoktandır Parislilere hasetçe bakıyor. Eğitimsiz, fakirler. Kendilerini sosyal eşitlikten mahrum bırakan kişiler olarak Fransızlardan nefret ediyorlar. Ben geleceğe iyimser bakıyorum, çünkü bizim Müslümanlarımız, eski Sovyetler Birliği ülkelerinden birinin vatandaşları, Fransızlar ise eski sömürgeciler.
 

Fazil Abduloviç, Rusya geleneğinde daha çok yönetimin onaylamadığı kitaplar ilgi çekiyor. Bugün böyle kitaplar var mı? 
 

Şu anda onaylanmayan hiçbir şey yok. Birilerinin veriştirmesiyle genç eylemcilerin Sorokin’in kitaplarını yakması delilikten başka bir şey değil. Bu tür yazarlarla mücadele eden insanlar onların reklamını yapıyor. Kitaplarının yakılmasından sonra Sorokin’in kitabının satışlarının ne kadar arttığı bana söylendiğinde, gerçekten gıpta ettim. Ama bu vahşice bir yöntem.
 

Siz her zaman bağımsız oldunuz. Dış şartlar özgürlüğünüzün derecesine etkide bulundu mu?
 

Sovyet döneminde, elbette. O dönemde yazdığım eserlerin birçoğu, yönetim için istenmeyen şeyler olduğundan basılmadı. Bazıları ise görünmeden sıvışabildi. İlk hiciv romanım ‘Sozvezdiye Kozlotura’ oldu. O yıllarda ülke dışında, burada Sovyetlerde basılması mümkün olmayan birkaç çalışmam yayınlandı. KGB’ye ‘Metropol’ adındaki derlemem dolayısıyla birkaç kez çağrıldım. Orada bana böyle yazmamam gerektiği söylendi. Ben yine de kendimi haklı çıkarmaya çalıştım, birbirimizden yarım bir anlayışla ayrıldık…
 

Siz öncelikli olarak kendinizi hicivci yazar olarak mı düşünüyorsunuz?
 

Kısmen, evet. Aslında eleştirel ve mizah düşünceli normal bir yazarım. Mizah hayatın her türlü başarısızlığını düzeltiyor. Bundan dolayı mizah kitapları okuyucuya daha yakın. Komik olan her zaman doğrudur. 
 

Peki bizim siyasi gerçekliğimiz, gülme sebebi mi?
 

Eğer ülkenin eksiklikleri üzerinde gülmek isteniyorsa, demek ki o düzelebilir. Siyasetçiler hem ekranda, hem hayatta mizah yazarlarının yerine geçiyorlar. Birçok komik var… Liberal Demokrat Parti lideri, çok komik biri.

Siz şair olarak başlamıştınız ve son zamanlarda yeniden şiire döndünüz.
 

30 yaşıma kadar sadece şiir yazdım. Şiirin düz yazıdan üstün olduğuna inanıyordum. Ama uzun bir süreden sonra Babel’i yayınladıklarından sonra onun ‘Konarmiya’ eserini okudum ve nesircinin şair olabileceğini anladım. Bugün nesir benim için olmuyor. 80 yaşındayım. Bu dünyada olan şeylerin birçoğunu unuttum.  Ve diğer dünyada neler olduğunu önceden olduğu gibi tahmin edemiyorum.
 

Bugünkü edebiyat hoşunuza gidiyor mu?
 

Bence, edebiyat ticarete döndü. Ve bunları Sovyet döneminin iyi eserleriyle kıyaslamamalı. Ben şimdi para kazanayım daha sonra edebiyatla gerektiği gibi ilgilenirim yaklaşımı maalesef doğru değil. Ve Sovyet döneminde de benzeri şeyler oluyordu. Ancak böylesi bir başlangıcın sonunun iyi olacağına inanmıyorum.
 

Ama edebiyatımızın tümü ticari değil. Yeni isimler de ortaya çıkıyor…
 

Kitap piyasası dedektif ve kadın romanlarıyla dolu. Bunlar talep görüyor, ama ciddi değiller. Ve okuyucuları da ciddi değil. Diğer taraftan okumak votka içmekten iyidir. Yeni isimler hakkında bir şey söyleyemem, çünkü onları hatırlamıyorum. On yıldır Pelevin ve Akunin söylentileri var. Ama benim okuduklarım kesinlikle ilham vermiyor. Lev Tolstoy, edebiyatta insan psikolojisinden başka her şeyi uydurmanın mümkün olduğunu söylüyor. Bence günümüz yazarlarının çoğunluğunun psikolojisi de uydurma.
 

Sizce kültürün baş düşmanı nedir?
 

Bayağılık her zaman insanların yaşamına eşlik etti. Ben bayağılığı bunu baş düşman olarak düşünüyorum. Sonra medeniyetin liderliğini askeri emirlerle teknik gelişimler ve ilkel eğlence pazarı değil kültür yapmalı. Tolstoy medeniyete de karşıydı. Ona elektrikli lambanın mükemmel olduğu söylendi. Ama Tolstoy, işin lambada bitmeyeceğini biliyordu. Süreç bunu maskeliyorsa da insanlar vahşileşiyor. Korkunç olan şu ki vahşileşen insanlar kendi kitle kültürlerini oluşturuyor ve sonucunda daha da vahşileşiyorlar. 
 

Sürecin son başarılarından biri internet. Siz kullanıyor musunuz?
 

Bana bağladılar ama bir şey anlamıyorum ve istemiyorum. Gayret gösterdim ama bana göre değil. Teknoloji birçok açıdan yaşayan düşünceyi öldürüyor. Ve bir zaman gelecek bilgisayar kitabın yerini alacak, ama tanrıya şükür o zamana kadar yaşamam. Televizyonu da çok sık izlemem, sadece eşim ısrar ettiğinde izlerim.
 

Uzun süredir evlisiniz, uzun süreliğinin sırrı ne?
 

Kırk yıldan fazla bir süredir evliyim. Tonya’nın şaşırtıcı bir özelliği var, incelik. Ben bunu zarafet olarak adlandırıyorum. Ekonomist ama ben ona her yazdığımı okuması için verdim. Antonina Mikayilovna yazdığım her şeyi düzeltti ve bunun onun için ilginç olduğuna inanmak istiyorum. Veya hiç değilse çok sıkıcı olmadığına.
 

Eşinizle hislerinizi korumayı başarabildiniz mi?
 

Sevgimle değerlendim. Bazı yaşıtlarım 60’ında veya daha ileriki yaşlarda önceki ailelerini bıraktılar ve gençlerle evlendiler, baba oldular. Onlardan bazıları belki yeni bir aşk buldu vs. Ama kimseyi kınamıyorum. Ben de iki defa baba oldum. Küçük oğlumuz 26 yaşında. Kızımız Marina yetişkin, torunu Jenya tüm ailenin sevgilisi.
 

İleriki yaşlardaki çocuklar elbette teselli. Ama oğlunuzu yetiştiremeyeceğiniz endişeniz olmadı mı?
 

Zamanla daha az oldu. Son zamanlarda kendimi çok iyi hissetmedim, birkaç defa hastanede yattım. Yaş yaştır. Elbette oğlum Sandro tüm bunlardan ciddi şekilde etkilendi… Ama ben her şeyin kişinin hayattaki planlarına bağlı olduğunu düşünüyorum. Benimse henüz planlarım var.

09.03.2009  Ajans Kafkas

8 Mart Dünya Kadınlar Gününüzü kutluyorum.

Siz kadınlarımız, tüm zamanlarda, iyiliğin, bilgeliğin ve güzelliğin sembolü oldunuz. Sizlerin o küçük omuzlarınızda, ailenin düzeni, çocukların yetişmesi, soyun devamının yükü bulunmakta. Tabiat sizleri, güzellik, sonsuz enerji, yaşam bilgeliği, şevkatli bir ruh, karşılıksız emek ve şaşırtıcı bir sabırla bizlere sundu. Sıcaklığınız, cömertliğiniz, anlayışınız, güveniniz, emeğiniz ve desteğiniz için sizlere minnettarız.

Değerli annelerimiz, kardeşlerimiz, bizler sizin, vatanımız zor durumdayken, savaş yıllarında ve savaş sonrasındaki zor yıllarda gösterdiğiniz mertlikten dolayı sizlerle gurur duyuyoruz. Vatanını koruyan bu cesur evlatları yetiştiren annelerin önünde saygıyla eğiliyorum.

Değerli Kadınlarımız!

Sizlere, tanınmış Abhazya gökyüzünün altında, barışla dolu uzun bir ömür, sağlık ve mutluluk diliyorum.

Devlet Başkanı

Sergey Bagapş

08.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Tskhinval, Gürcistan’la her türlü işbirliği sergileyen AB Gözlem Heyeti, Gürcü ordusunun yakıp yıktığı Güney Osetya’ya savaşın üzerinden tam yedi ay geçtikten sonra gelebildi.

Heidi Tagliavini başkanlığındaki misyon Tiflis, Moskova ve Sohum’un ardından Güney Osetya’da incelemelere başladı. Heyet, Devlet Başkanı Eduard Kokoytı, Güney Osetya güvenlik organları temsilcileri, devlet başkanlığı insan hakları yetkilisi David Sanakoyev, bölgedeki uluslararası örgüt temsilcileri ile görüşmeler yaptı.

Heyeti kabul eden Güney Osetya Devlet Başkanı'nın Gürcü-Oset sorunundan sorumlu özel temsilcisi Boris Çoçiyev, gerçeklerin açığa çıkması için AB Misyonu ile işbirliğine hazır oldukları mesajı verdi.

Çoçiyev “Doğrunun açığa çıkmasını istiyoruz. Osetya tarafının gizleyecek bir şeyi yok. Misyon tüm gerçekleri ne kadar çabuk anlarsa Gürcistan’ın silahlı saldırı sebepleri de o kadar çabuk anlaşılmış olacaktır. Çünkü Tiflis uluslararası toplumu yanlış bilgilendirmeye devam ediyor ve Güney Osetya’ya karşı saldırı nedenini gizlemeye çalışıyor” dedi. Çoçiyev, Heidi Tagliavini’ye, eski Gürcistan Savunma Bakanı Georgi Karkaraşvili’nin, Gürcistan’ın saldırıyı Rusya’nın işgal hazırlığını geri püskürtmek için başlattığı savını çürüten raporunu sunarak, “Bunu elbette işgalci ülkenin savunma bakanı yazdı. Ancak bu belgeyi çalışmalarınızda kullanabilirsiniz. Rapor Gürcistan’ın resmi olarak dile getirdiği saldırının güya Rus ordusunun ilerlemesine engel olmak için yapıldığı açıklamasını yalanlıyor” diye konuştu. Çoçiyev ayrıca, Güney Osetya’da Tiflis yanlısı tutumları nedeniyle uluslararası örgütlere güven duyulmadığını hatırlatıp, “Bu heyetin ziyaretinin istisna olmasını umut  ediyoruz” diye ekledi.

Heidi Tagliavini ise, “Amacımız, uluslararası hukuk ve insan haklarını göz önünde bulundurarak, olayları, olayların sebep ve gidişatını incelemektir. Savaşın öncesini bilmek, askeri ciheti bilmek bizim için önemli, bundan dolayı da heyetimizin büyük kısmı askeri uzmanlardan oluşuyor. Biz hukuki ve sosyal meseleleri de araştıracağız. Bu çalışmaya yaklaşımımız çok ciddi” dedi.

07.03.2009  Ajans Kafkas

Sohum, Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş, 49 yıllık bir anlaşma ile Rusya’ya askeri üs tahsis edeceklerini açıkladı.

İnterfax’a demeç veren Bagapş, "Anlaşma ile ilgili çalışmalar bitmek üzere. Belgeler pek yakında hazır olacak ve imzalanacak” dedi. Abhazya lideri, Gudauta’da üs kurulmasını öngören anlaşmanın içeriğine dair de “Belge Rusya’nın Gudauta’daki üssü 49 yıllığına kullanmasını şarta bağlıyor” bilgisini verdi. Bagapş bu yılın başında Rusya’nın Karadeniz Filosu’na ev sahipliği yapacak bir deniz üssünün Oçamçıra’da kurulacağını söylemişti. Bagapş, bugünkü demecinde ise bu konuya girmedi.

06.03.2009  Ajans Kafkas

Gal, Bugün Gal Bölge Valisi Ruslan Kişmariya, Güney Osetya-Gürcistan Sorunu ie ilgili Avrupa Birliği Uluslararası Komisyonu Başkanı Heidi Tagliavini ve önderliğini yaptığı komisyon ile bir görüşme gerçekleştirdi.
 

Görüşme sonunda basına açıklama yapan Ruslan Kişmariya, Heidi Tagliavini’nin kendisine komisyonunu taktim ettiğini ve Abhazya’ya yaptıkları ziyaretin amacı hakkında bilgi verdiğini belirtti.
 

Kişmariya’nın verdiği bilgilere göre, toplantı içinde, Gal bölge sınırının istikrarıda ele alındı. Gal Bölge Valisi, durumun şu an için istikrarlı olduğunu söyledi.
 

Kişmariya, ilkbaharın gelmesi ile Gürcistan bölgesinden sınırı ihlal eden kundakçı grupların arttığınında altını çizdi. Vali, konuyla ilgili, sınırların güçlendirilmesi ve bölgenin güvenliğinin arttırılmasının şart olduğunu ve hükümetinde şu an bununla uğraştığını bildirdi.

04.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Dmitri Medvedev, Sergey Bagapş’ın altmışıncı yaş gününü kutladı

Moskova, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş'ın altmışıncı yaş günü nedeni ile kutlama telgrafı yayınladı. Kutlama telgrafında aşağıdaki mesaj bulunmaktadır:

"Saygı değer Sergey Vasileviç!

En içten dileklerimle altmışıncı yaş günününzü kutluyorum!

Rusya da sizin, hayatınızı Abhazya halkına adadığınızı, politik çalışmalarında başarılı bir lider olduğunuzu bilmeyen yok. Devlet Başkanı olarak cumhuriyetinizin gelişimi için bir çok çalışma gerçekleştiridiniz, Rusya ile iyi komşuluk ilişkilerini pekiştirdiniz.

Ağustos 2008'de ülkemiz tarafından bağımsızlığınızın tanınması sürecinde, sizler sürekli olarak bizlerle yeni ilkeler ölçüsünde ilşikileri sürdüreceğinizi belirttiniz. Bizim devletlerimiz ve halklarımızın mutluluğu, bölgede istikrar ve barışın oluşması, Abhazya ve Rusya'nın her alanda ikili ilişkilerini güçlendirmesi ile mümkün olacağından eminim.

Saygı değer Sergey Vasilyeviç, size içtenlikle, sağlıklı bir yaşam ve çalışmalarınızda başarılar diliyorum"

Saygılarla, D. Medvedev.

04.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Güney Osetya-Gürcistan Sorunu ile ilgili Avrupa Birliği Uluslararası Komisyonu Başkanı Heidi Tagliavini Abhazya Cumhuriyeti'ne resmi ziyarette bulundu.

Tagliavini, Sergey Şamba’ya, 2008 Ağustos olaylarını araştıracak olan heyeti tanıştırdı.

Komisyon başkanı, komisyonun geçtiğimiz Aralık ayında çalışmalara başladığını, çalışmaların 2009 Temmuz'a kadar süreceğini bildirdi. Heidi Tagliavini’nin önderliğini ettiği komisyon, çalışmaların sonucunda hazırlayacağı raporu Avrupa Birliği'ne sunacak.

Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Abhazya tarafının tüm ortak çalışmalara ve görüşmelere açık olduğunu şu sözlerle dile getirdi, ‘Biz herzaman açık olduk, saklanacak hiç bir şeyimiz yok’.

Tagliavini, Moskova ve Tiflis’de bir dizi görüşmeler yaptığını, önümüzdeki hafta Tshinval’i ziyaret etmeyi planladığını söyledi.

Tagliavini, ‘Bizim görevimiz araştırmak. Amacımız taraflar arasında uzlaşmayı sağlamak ve başarmayı umut ediyoruz’, dedi.

03.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Ankara, Ankara’daki Abhazlar kültür ve geleneklerini yaşatmaya yönelik örgütlü çalışmalar yürütmek ve diasporanın anavatana desteğini güçlendirmek amacıyla bir dernek çatısı altında bir araya geldi. Bir süredir kuruluş çalışmaları sürdürülen Ankara Abhaz Kültür Derneği 1 Mart’ta törenle hizmete açıldı. Derneğin Hoşdere Caddesi’ndeki adresinde düzenlenen törene Kafkas dernek ve vakıflarının temsilcileri, eski bakan ve milletvekilleri, Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği müsteşarları Alexander Kolesnikev ve Yuri Mullin başkanlığındaki bir heyetin yanı sıra pek çok davetli katıldı.

'Türkiye de tanısın'

Derneğin başkanlığını üstlenen Cahit Kale Açba açılıştaki konuşmasında “Başbakan Tayip Erdoğan’dan Abhazya ve Güney Osetya için de ilgi göstermesini beklerdik” dedi.

1993 yılından beri fiilen bağımsız olan Abhazya’nın Türkiye tarafından hala tanınmamasını eleştiren Açba, “Sayın başbakanın İsrail’in Gazze’ye gerçekleştirdiği saldırılar karşısında gösterdiği tavrı, Gürcistan’ın Güney Osetya ve Abhazya’ya karşı giriştiği saldırılarda da göstermesini beklerdik. Güney Osetya’da 3 bin, Abhazya’da 5 bin insan ölürken Sayın Başbakan neredeydi?” diye sordu.

Abhazya’nın Türkiye’deki misyon temsilcisi Vladimir Ayüzba da, derneğin, Türkiye’deki Abhazların kültürleri, dilleri ve adetlerini yaşatabilmeleri ve bunları Türk toplumu ile paylaşabilmeleri için yararlı olacağını kaydetti. Ayüzba, Türkiye’nin pek çok ülkenin temas kurduğu Abhazya’nın bağımsızlığını tanımakta çok fazla gecikmemesi temennisini dile getirdi.

'Türkiye'nin politikası rencide edici'

Açılışta Kafkas-Abhaz Dayanışma Komitesi Başkanı İrfan Argun da, kalabalık bir Abhaz diasporasının yaşadığı Türkiye’nin Abhazya’ya gerekli önemi göstermemesinin kendilerini rencide ettiğini belirtip “Bu Türkiye'nin çıkarlarına da hizmet etmiyor” dedi. Argun, ‘Türk vatandaşı Abhaz olarak Abhazya’ya giderken Trabzon’dan hareket eden bir gemiye binip direkt anavatanına ulaşabilmek istediğini belirtirken yolun açılması için yapılan görüşme ve çalışmalarının samimi olmasını umut ettiklerini vurguladı. Argun, “Türkiye artık 15 senedir fiilen bağımsız olan, Rusya Federasyonu ve Nikaragua Cumhuriyeti tarafından tanınan Abhazya gerçeğini görmeli, Abhazya'yı tanımalıdır” diye ekledi.

Türkiye’den Abhazya’ya dönüp parlamentoya giren iş adamı Talih Özcan da, Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş, Abhazya Parlamentosu ve halkının selam ve sevgilerini getirdiğini söyledi. Özcan, Türkiye’den fazla zaman geçirmeden Abhazya’nın bağımsızlığını tanımasını ve iki ülke arasında turizm ve ticaretin gelişmesi için beklenen adımları atmasını beklediklerini kaydetti. Açılışta geleneksel Abhaz yemekleri ikram edilirken Abhaz dansları da eksik olmadı.

İrtibat bilgileri: Ankara Abhaz Kültür Derneği

Güzeltepe Mah. Hoşdere Cad. No:194/4 Y. Ayrancı-Çankaya/ANKARA

Tel-Fax: 0312 439 41 22-23 E-posta: ankaraabhazkulturdernegi@gmail.com

www.ankaraabhazkulturdernegi.com

03.03.2009  Ajans Kafkas

Moskova,  Rusya, Abhazya ve Güney Osetya ile mali yardım anlaşması imzalamaya hazırlanıyor.

Rusya Başbakanı Vladimir Putin, Abhazya ve Güney Osetya’ya mali destek çıkılması için anlaşma yapılması talimatı verdi.

Talimat doğrultusunda Rusya Maliye Bakanlığı, bu iki cumhuriyetin maliye bakanlıkları ile müzakereler yürütecek. Amaç Abhazya ekonomisinin bütçe dengesini sağlamak, Güney Osetya’nın da ekonomik gelişmesinin yanı sıra Ağustos'taki yıkımın ardından yeniden inşasını kolaylaştırmak.

03.03.2009  Ajans Kafkas

Sohum, Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba yaptığı açıklamada, Rusya Federasyonu askeri üslerinin Abhazya’nın güvenliğinin tek garantisi olduğunu söylerken, ‘Biz Rusya Federasyonu’nun Abhazya’da askeri üsler kurmasını istiyoruz. Çünkü güvenliğimizin tek garantisi olarak bunu görüyoruz. Bunun için de bu askeri üslerin en kısa zamanda kurulmasını temenni ediyoruz”dedi.
 

Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Abhazya’da askeri üsleri kurmasıyla ilgili anlaşmanın hazırlığının sonlara geldiğini ve kısa bir zamanda imzalanacağını belirtti.
 

Şamba’nın verdiği bilgiye göre, Rusya askeri üsleri Abhazya’nın Gudauta ve Oçamçira bölgelerinde kurulacak.
 

Abhazya Dışişleri Bakanı Şamba, Kodor Vadisi ve sınırlarla ilgili olan sorunun ayrıca konuşulacağını, fakat sınır korumasında da Rusya Federasyonu'nun yeni bir anlaşmayla askeri desteğinin alınacağını belirtirken, ‘Bilindiği gibi Gürcistan ile aramızdaki sınırda sürekli tatsızlıklar yaşanmakta, bizim güvenliğimiz için bu sınırın iyi korunması gerekmekte, eğer Gürcistan ile iyi ilişkiler içinde olsaydık, bu durumu farklı bir şekilde alabilirdik, fakat böyle saldırgan bir komşu ile karşı karşıyo olduğumuz için Rusya federasyonunun desteğine ihtiyaç duymaktayız’, diye konuştu.
 

Şamba, Rusya Federasyonu'nun ilk önce sınırların inşaasında yardımcı olacağını belirtirken, ‘Sınırlarımızı korumak için Rusya Federasyonu'ndan destek alacağız, bu ileride Krasnodar ile aramızda olan Psou nehri sınırını serbest hale getirecek ve ekonomiye büyük katkıda bulunacaktır’, dedi.

02.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Devlet Başkanı Sergey Bagapş, bilim adamlarına ve sosyal – siyasi etkinlikçilere ‘Ahdz-apşa’ nişanı takdim etti.
 

Devlet Başkanı nişan sahiplerini selamlarken, onların Abhazya’nın geleceğindeki büyük katkılarının altını çizdi.
 

Bagapş, ‘Savaşı kazanmak, halkın zaferi, bağımsızlığı elde etmek, halkın zaferinin devamı. Abhazya'da bugüne kadar gerçekleştirilebilen herşey sizler ve sizin meslektaşlarınızın sayesinde olmuştur. İnsanlar hedeflerine bir olarak ilerlediklerinde her zaman sonuç elde ederler’, diye konuştu.
 

1992 – 1993 Savaşı'nda aktif olarak yer alması ve sosyal – siyasi eylemleriyle vatana verdiği hizmetlerden dolayı Galust Trapizonyan, ikinci derece ‘Ahdz-apşa’ nişanına layık görüldü.
 

Ekonomi dalındaki bilimsel çalışmaları, ülke ekonomisinin kalkınmasına yönelik çalışmaları ve sosyal–siyasi eylemleriyle vatana verdiği hizmetlerden dolayı Oleg Şamba, ikinci derece ‘Ahdz-apşa’ nişanına layık görüldü.
 

Devlet Demir Yolları'nın gelişimi, devletin çeşitli dairelerinde aktif ve hiç bir hileye karışmadan çalışan, sosyal–siyasi eylemleriyle vatana verdiği hizmetlerden dolayı Aleksey Gubaz, üçüncü derece ‘Ahdz-apşa’ nişanına layık görüldü.
 

Abhazya doğasına ve tarımına katkılarından dolayı Eduard Gubaz, üçüncü derece ‘Ahdz-apşa’ nişanına layık görüldü.
 

Madalyaların dağıtımından sonra, nişan sahipleride birer konuşma yaparak teşekkürlerini sundular.

02.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi

Sohum, Abhazya Parlamentosu ceza kanunlarında yeni değişiklikler yaparak, yüksek derecede uyuşturucu bulundurmanın ve doktor izni dışında uyuşturucu kullanımının cezalarını arttırdı.

Daha önce bu tür suçlar için para cezası alınmakta iken, bu değişikliklerden sonra para cezaları 15 günden başlayan hapis cezalarına çevirilecek. Bu suçların tekrarlanması halinde hapis cezası ikiye katlanıp 30 güne çıkarılacak.

02.03.2009  Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi Sitesi